Tebessüm, gülümseme demektir. İşte tebessüm kelimesi ile ilgili cümleler.
– Bu adamın dudaklarında tebessüm bile hakāret oluyor. (Y. Z. Ortaç)
– Görünen küçücük çehresi ve bir parça açılmış dudaklarının arasından tebessüm ediyor. (S. Sezâî)
– Her ne olursa olsun, yüzünüzden tebessüm eksik olmasın.
– Her fantezi, her merak kahkaha ile değilse bile tebessümle karşılanırdı. (A. H. Tanpınar)
– Onların gülen yüzlerindeki tebessüm aslında güvercinleri T Tipinin havalandırmasından gökyüzüne özgürlüğe bırakıyor… (Gaye Turgut)
– Yaşadığımız sıkıntılı günlerde toplumumuz gülmeyi, tebessüm etmeyi unuttu âdeta!
– Sadece hafif bir tebessüm yüzümde toplandı, açıldı ve bu gülüş ona cevap oldu. (E. İ. Benice)
– O şimdilik dudağında acı bir tebessümle yalnız bana bakıyordu. (R. N. Güntekin)
– Leyla’nın tebessümle sınıfa girdiğini gördüm.
– Çocukların yüzündeki bir küçük tebessüm bizi çok mutlu ediyor.
– Bir gizli tebessüm uçtu yüzünden. (N. H. Onan)
– Hasan içeri girerken, bir tebessümle Günaydın dedi.