ALLAH’IN 99 İSMİ VE ANLAMLARI
11 –EL MÜTEKEBBİR: Her şeyde ve her hadisede büyüklüğünü gösteren yani En büyük ve en yüce olan, büyüklüğünü, ululuğunu her an ve her yerde gösteren anlamına gelir.
Cenab-ı Hak buyuruyor:
‘O Allah ki, O’ndan başka İlah yoktur. Meliktir; Kuddûstur; Selam’ır; Mü’mindir; Müheymindir; Azizdir; Cebbardır; Mütekebbirdir. Allah, (müşriklerin) şirk koştuklarından çok Yücedir.’
(Haşr, 23)
12 –EL HÂLIK : Bütün varlığı, halleri ve hadiseleri, tayin ve tesbit eden hepsini yoktan var eden yani yaratıcı anlamına gelir.
Cenab-ı Hak buyuruyor:
‘Ey insanlar, Allah’ın üzerinizdeki nimetini anın. Gökten ve yerden sizi rızıklandıran Allah’ın dışında bir başka Yaratıcı var mı? O’ndan başka İlah yoktur. Öyleyse nasıl olur da çevriliyorsunuz?’ (Fatır, 3)
İşte Rabbiniz olan Allah budur. O’ndan başka İlah yoktur. Herşeyin Yaratıcısı’dır, öyleyse O’na kulluk edin. O, herşeyin üstünde bir vekildir.’ (En’am 102)
Gökleri ve yeri bir örnek edinmeksizin yaratandır. O’nun nasıl bir çocuğu olabilir? O’nun bir eşi (zevcesi) yoktur. O, herşeyi yaratmıştır. O, herşeyi bilendir. (Enam, 101)
De ki: ‘Göklerin ve yerin Rabbi kimdir?’ De ki: ‘Allah’tır.’ De ki: ‘Öyleyse, O’nu bırakıp kendilerine bile yarar da, zarar da sağlamaya güç yetiremeyen birtakım veliler mi (tanrılar) edindiniz?’ De ki: ‘Hiç görmeyen (a’ma) ile gören (basiret sahibi) eşit olabilir mi? Veya karanlıklarla nur eşit olabilir mi?’ Yoksa Allah’a, O’nun yaratması gibi yaratan ortaklar buldular da, bu yaratma, kendilerince birbirine mi benzeşti? De ki: ‘Allah, herşeyin yaratıcısıdır ve O, tektir, kahredici olandır.’ (Rad, 16)
Kendi derilerine dediler ki: ‘Niye aleyhimizde şahitlik ettiniz?’ Dediler ki: ‘Herşeye nutku verip-konuşturan Allah, bizi konuşturdu. Sizi ilk defa O yarattı ve O’na döndürülüyorsunuz.’ (Fussileti, 21 )
13 – EL BÂRİ’ : Eşyayı ve herşeyin vucüdunu herşeyin birbirine uygun halde yaratan yani Her şeyi düzenli bir şekilde yaratan anlamına gelir.
Cenab-ı Hak buyuruyor:
‘O Allah ki, Yaratan’dır, kusursuzca var edendir, ‘şekil ve suret’ verendir. En güzel isimler O’nundur. Göklerde ve yerde olanların tümü O’nu tesbih etmektedir. O, Aziz, Hakimdir.’
(Haşr, 24 )
14 –EL MUSAVVİR : Tasvir eden, herşeye bir biçim ve özellik veren yani herşeye şekil ve suret veren anlamına gelir.
Cenab-ı Hak buyuruyor:
‘O Allah ki, Yaratan’dır, kusursuzca var edendir, ‘şekil ve suret’ verendir. En güzel isimler O’nundur. Göklerde ve yerde olanların tümü O’nu tesbih etmektedir. O, Aziz, Hakimdir.’ (Haşr,24)
Dünya üstünde yüz binlerce farklı türde canlı yaşar. Bu türlerin hepsi birbirlerinden tamamen farklı görünüşlere ve olağanüstü özelliklere sahiptir.
15 –EL ĞAFFÂR : Mağrifeti pek çok yani Günahları tekrar tekrar, çokça bağışlayan anlamına gelir.
Cenab-ı Hak buyuruyor:
‘Hakikaten Allah çok bağışlayıcı ve mağfiret edicidir.’ (Hacc, 60)
‘Gerçekten ben, tevbe eden, inanan, salih amellerde bulunup sonra da doğru yola erişen kimseyi şüphesiz bağışlayıcıyım.’ (Taha, 82)
‘De ki: ‘Ey kendilerine kötülük edip aşırı giden kullarım! Allah’ın rahmetinden umudunuzu kesmeyin. Doğrusu Allah günahların hepsini bağışlar. Çünkü O, bağışlayandır, merhametlidir.’ (Zümer, 53)
‘Allah’ın rahmetinden ümit kesmeyin.’ (Zümer, 53)
16 –EL KAHHÂR : Herşeye her istediğini yapacak şekilde galip ve hakim olan yani İsyankarları kahreden, hiç bir şekilde mağlub edilemeyen, üstün gelinemeyen anlamına gelir.
Cenab-ı Hak buyuruyor:
‘O, kulları üzerinde kahredici olandır. O, hüküm ve hikmet sahibi olandır, haberdar olandır.’ (En’am,18 )
‘…De ki: ‘Allah, her şeyin yaratıcısıdır ve O, tektir, kahredici olandır.’ ‘ (Ra’d,16)
Mülkün, üstünlüğün, güç ve kuvvetin tamamı tek ve kahhâr olan Allah’a aittir. O’nun dışındaki her şey, mağlub ve yeniktir. Zalim ve zorbaların belini kıran, isyankar ve haddi aşanların boyunlarını büken, dünyadaki emellerine kavuşmalarına mani olan Allah’tır. Varlıların dilek ve istekleri dahil O’nun dilemesi altındadır.
Yüce Allah buyuruyor:
‘Allah dilemedikçe siz dileyemezsiniz. Gerçekten Allah, bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir’ (İnsan, 30)
17 – EL VEHHÂB : Her türlü nimeti devamlı bağışlayan yani Karşılıksız veren, sonu gelmeyen bağışların sahibi anlamına gelir.
Cenab-ı Hak buyuruyor:
‘Yoksa, güçlü ve üstün olan, karşılıksız bağışlayan Rabbinin hazineleri onların yanında mıdır?’ (Sad, 9)
Kullarına hiçbir karşılık gözetmeksizin tekrar tekrar ve çok çok bağışlarda bulunan.
18 – ER REZZÂK : Yaratılmışlara faydanılacak şeyleri ihsan eden yani Rızık ihsan edici, tekrar tekrar, bol bol rızık veren anlamına gelir.
Cenab-ı Hak buyuruyor:
‘Allah, dilediğine hesapsiz rızık verir.’ (Bakara, 212)
‘Kendi rızkını taşıyamayan nice canlı vardır ki onu ve sizi Allah rızıklandırır…’ (Ankebût, 60)
19 –EL FETTÂH : Her türlü zorlukları açan ve kolaylaştıran yani Hayır kapılarını açan, hüküm veren anlamına gelir.
Cenab-ı Hak buyuruyor:
‘De ki: ‘Rabbimiz (kıyamet günü) bizi birarada toplayacak, sonra da hak ile aramızı ayıracaktır. O, (gerçek hükmünü vererek hak ile batılın arasını) açandır, (herşeyi hakkıyla) bilendir.’ (Sebe, 26)
Taraflar arasında hüküm veren; birine yardım edip zafere ulaştıran; hayır ve rahmet kapılarını açan O’dur.
20 –EL ALÎM : Her şeyi çok iyi bilen yani hakkıyla herşeyi bilen anlamına gelir.
Cenab-ı Hak buyuruyor:
‘Sözü açığa vursan da, (gizlesen de birdir). Çünkü şüphesiz O, gizliyi de, gizlinin gizlisini de bilmektedir.’ (Tâ-Hâ, 7)
‘Onlar bilmiyorlar mı ki, elbette Allah, onların gizli tuttuklarını da, fısıldaştıklarını da biliyor. Gerçekten Allah, gaybın bilgisine sahip olandır.’ (Tevbe, 78)
‘… Allah, bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir.’ (Enfal, 71)
Allah’ın bilgisine sınır yoktur. O her şeyi bilir.
Kur’an’da Allah’ın ilminin her şeyi kuşattığı ve O’nun herşeyi en ince detayları ile bildiğini belirten birçok âyet-i Ker’ime vardır.
Olmuşları olduğu gibi, olacakları da, olmuşlar kadar açık ve seçik bilir.
Hiç bir şey ilminin dışında değildir.
21 –EL KÂBID : Sıkan, Daraltan yani Ruhları kabzeden, canalan, sıkan, daraltan, rızkı belli ölçülerde veren anlamına gelir.
Cenab-ı Hak buyuruyor:
‘… Ancak O’na döndürüleceksiniz.’ (Bakara, 245)
Kullarına kudretiyle ve iradesiyle muamele ederel maddi ve manevi alanda daraltan manasındadır. El Kabız ismi Kur’ân’da isim olarak zikredilmemekle birlikte Allah’ın kabzetmesi fiili olarak zikredilir.
Bütün canlılara hayat veren, ölüm anında varlıkların ruhlarını kabzeden O’dur.
22 –EL BÂSIT : Açan, Genişleten yani Ruhları bedenlere yerleştiren, genişleten, açan ve bolluk veren anlamına gelir.
Cenab-ı Hak buyuruyor:
‘Eğer Allah, kullari için rızkı (sınırsız) geniş tutup-yaysaydı, gerçekten yeryüzünde azarlardı. Ancak O, dilediği miktar ile indirir. Çünkü O, kullarından haberi olandır, görendir.’ (Şura, 27)
Dilediği kullarının rızkını genişleten veya ruhlarını cesetlere yayan anlamına gelir.
23 –EL HÂFIZ : Yukardan aşağıya indiren alçaltan yani Aşağıya indiren, alçaltan, değerini azaltan anlamına gelir.
Cenab-ı Hak buyuruyor:
‘O aşağılatıcı, yücelticidir.’ (Vakia, 3)
Allah, bu dünyada ve ahirette mü’min kullarını yükselten, inkarcı ve münafıkları da alçaltandır.
24 –ER RÂFİ’ : Yukarı kaldıran, yükselten yani Dereceleri yükseltici, rızkı yükseltici anlamına gelir.
Cenab-ı Hak buyuruyor:
‘Dereceleri yükselten Arş’ın sahibi (Allah)tır….’ (Mü’min, 15)
Resulullah buyuruyor:
‘Kendisine haksızlık yapılan bir kul, buna sabrederse, Allah onun izzet ve onurunu daha fazla artırır. Allah için alçak gönüllü olan kulu, Allah mutlaka yükseltir’
25 –EL MUİZZ : İzzet veren, ağırlayan yani yükselten anlamına gelir.
Cenab-ı Hak buyuruyor:
‘De ki: ‘Ey mülkün sahibi Allah’ım, dilediğine mülkü verirsin ve dilediğinden mülkü çekip-alırsın, dilediğini aziz kılar, dilediğini alçaltırsın; hayır Senin elindedir. Gerçekten Sen, herşeye güç yetirensin.’ (Âl-i İmran, 26)
26 –EL MUZİLL : Zelil eden, alçaltan yani zillet veren, hor ve hâkir eden anlamına gelir.
Cenab-ı Hak buyuruyor:
‘Gerçekten Allah, inkar edenleri hor ve aşağılık kılıcıdır.’ (Tevbe, 2)
‘O gün, öyle yüzler vardır ki, zillet içinde aşağılanmıştır.’ (Gaşiye, 2)
Hor ve hakir edilme, Allah’ın inkarcıları uğrattığı ‘dünya azabı’nın bir parçasıdır. Tüm hayatlarını başkalarına gösteriş yapmak, onlardan takdir toplamak için sürdüren inkarcılar için ‘hor ve aşağılık kılınma’, son derece büyük bir azaptır.
27 –ES SEMî’ : Herşeyi iyi işiten yani Herşeyi layıkıyla duyan anlamına gelir.
Cenab-ı Hak buyuruyor:
‘Şüphesiz Allah, isitendir, görendir.’ (Mümin, 20)
‘Allah işitendir, görendir.’ (Nisa, 134)
Cenab-ı Hakkın sübuti sıfatlarından birisi de Semi’dir. Yani işiticidir. O’nun işitmesi kulakla değil, kendine özgü kudretledir. Cenab-ı Hak kainatta insan, hayvan ve bütün varlıkların seslerini bir anda işitir ve değerlendirir.
Gizli veya açık söylenen her sözü eşit olarak işitendir. O’nun işitmesi bütün sesleri kuşatmıştır.Varlıkların seslerini asla birbirine karıştırmaz ve şaşırmaz. Birinin sesini işitmek, ötekinin sesini de işitmeye mani olmaz. Talep edenlerin çokluğu, onu şaşırtmaz ve yanıltmaz.
28 –EL BASÎR : Her şeyi iyi gören yani çok iyi gören anlamına gelir.
Cenab-ı Hak buyuruyor:
‘Gözler O’nu idrak edemez; O ise bütün gözleri idrak eder. O, latif olandır, haberdar olandır.’ (En’am, 103)
‘….Şüphesiz Allah, işitendir, görendir.’ (Hac, 61)
‘…Allah işitendir, görendir.’ (Nisa, 134)
Allah her şeyi, herkesin yaptığını görür. Onun görmesine hiç bir şey engel olamaz.
29 –EL HAKEM : Hükmeden, hakkı yerine getiren yani Hükmedici, bilgisi ve adaletiyle nihai hükmü veren anlamına gelir.
‘Allah size Kitab’ı açık açık indirmişken O’ndan başka bir hakem mi isteyeyim? ‘ (Enam, 114)
‘… Allah aranızda hükmedinceye kadar bekleyin. O hakimlerin en iyisidir.’ (Araf, 87)
30 –EL ADL : Çok Adaletli yani mutlak adil anlamına gelir.
Cenab-ı Hak buyuruyor:
‘Rabbinin sözü, doğruluk bakımından da, adalet bakımından da tastamamdır…’ (En’am 115)
Allah bütün söz ve fiillerinde mutlak adalet sahibidir. O’nun kararı doğru, hükmü adildir.
Esmaül Hüsna Mustafa Özcan Güneşdoğdu
Allah’ın İsimleri anlamları (Esma-ül Hüsna) Sır ve Faziletlerinin devamını görmek ve okumak için aşağıdan 3.Sayfayı Tıklayınız…