Ne kadar kılsan da az…
Hiçbir şeyde yok ondaki huzur, ondaki haz…
Ey Kiramen Kâtibin, Yaradan aşkına yaz;
Canımın canıdır, gözümün nurudur namaz!
Ey kırık kalemim, durma sen de yaz!
Yaz, namaz kılmayan huzur bulamaz!
Namaz kılmayan iflah olamaz!
Namaz kılmayan Hakk”a varamaz!
Ancak, gafil beyinler bunu asla anlayamaz…
Yeter kısık sesim yüksel, avazın çıktığı kadar bağır,
İnsanları kurtuluşa, hazza, namaza çağır!
Yankın öyle çok olsun ki sarsın bütün dünyayı…
Ey gafletle mahmur gözler, yeter artık uyanın;
Sadece Allah aşkıyla, namaz aşkıyla yanın…
Namazın azametiyle sarın bütün dünyayı!
Yırtın gaflet perdesini, kesin küfrün sesini!
Atın kalbinizden artık ”kalbim temiz(!)” herzesini!
Artık anladım ve artık anlayın Allah aşkına;
Namaz öyle bir pınar ki, kana kana içen doyamaz…
Namaz öyle bir haz ki, mest olan bile anlatamaz…
Namaz öyle bir maşuk ki, âşık bir an unutamaz…
Ancak gafil olan yürek bunu asla anlayamaz…
Rumeysa Durmaz / Nisanur Dergisi