Ayar; altın yada gümüş gibi mâdenlerin, 1 gramında bulunan değerli madde miktârına göre saflık, hâlislik derecesi, mâdenî paraların tam ölçüsünde olması, saat ve tartı âletlerinin birliği ve doğruluğu sağlamak için belirlenmiş olan ölçülere uygun olarak işlemesi durumu, makine veya cihaz gibi şeylerde işleyişin istenilen sonuca göre belirlenmesi durumu gibi anlamlara gelir. Ayar mecaz anlamı ise; (belli bir değer hükmüne göre) seviye, derece, değer, kırat demektir. İşte ayar kelimesi ile ilgili cümleler.
– Şu saate ayar vermek lazım.
– Ayarı yüksek altın demek gümüşü az altın demektir. (Celâl E. Arseven)
– Bunların başında büyük ressam, şâir, mûsikîşinas ayarında bir iki kuvvetli sanatkâr… (A. Hâşim)
– Hatta kabahatli olduğuna karar verdiği tarafa tâvîzi de ona göre ayarlardı. (S. Ayverdi)
– Memurlar terâzilerin ayarlarını kontrol ettiler.
– Kişi ayarından düşer mi düşer. (P. S. Abdal)
– Dikiş makinesinin ayarı iri dikişe göre, bu kumaşı iyi dikmez.
– Belki baskını başkaları ayarladı. (M. N. Sepetçioğlu)
– İnsanlar işlerini ve hayatlarını vakte göre ayar ederler. (B. Felek)
– Kalorifer soğuğa göre ayarlandı.
– Masanın ayarını tam yapamamışlar ama olsun.
– Bir ağaç altına oturdum ve hasta dizimin zâviyesini her vakitki îtinâ ile ayarlayarak bacağımı uzattım. (P. Safâ)
– Saatiniz geri kalmış, benimkinin ayarı radyo ile.
– Kalorifercinin ayarı yok, ya çok yakıyor veya hiç yakmıyor.
– Ayarsız saat bu halim selim adamı çileden çıkarırdı. (A. H. Tanpınar)
– Yemek yaparken el ayarı oldukça önemlidir.
– Döviz fiyatlarında ayarlamalar dendi mi bu, dövizlerin düne nazaran ne kadar pahalılandığını tâyin etmek mânâsına gelir. (B. Felek)
– Saatimi radyo ile ayar ettim.
– Televizyonun ses ayarı iyi.
– Yeni görüşlere, yeni buluşlara, madde ve teknik esâsına göre ayarlanmaya doğru giden bir dünya karşısında, yerinde sayan devlet ve cemiyet bünyesine çeki düzen verecek otorite keşke bir Hüsrev Paşa olsaydı. (S. Ayverdi)
– Depodaki suyun seviyesini önceden ayar yaparak belirlememiz gerekir.
– Biz, telif eser ayarında bir sanat kıymeti taşıyan tercümelere teşekkür edelim. (B. R. Eyuboğlu)
– Saatim ayarlıdır, üçte çalar.
– Duran saat kuruldu ve on ikiye ayarlandı. (T. Buğra)
– Ayarı bozuk piyanoyla bir şey çalınmaz.
– Bu devirde o ayarda bir adam bulmak ne kadar zor.
– Batıyı kendi ayarımızda saf ve temiz bir mahlûk sanmaktan doğuyor hatâmız. (E. Göze)
– Kulüp başkanı futbolculara ayar vermiş.