Şevk; şiddetli arzu, istek, aşırı heves, sevinç, neşe, keyif gibi anlamlara gelir. Şevk tasavvuf’ta, Allah aşkı ile insan gönlünde meydana gelen coşkunluk demektir. Şevklenmek; büyük bir arzu duymak, aşırı derecede heveslenmek, gayrete gelmek demektir. Şevklendirmek ise; büyük bir arzu ile harekete geçirmek, gayrete getirmek, isteklendirmek manalarına gelir. İşte şevk kelimesi ile ilgili cümleler.
– Çocuğun okulda şevki kırılmasın diye her şeyi alıyoruz.
– Nerde o günler, o şevk, o heyecan. (C. S. Tarancı)
– Vecdi ona ancak yabancılara karşı arzu duyduktan, yabancı vücutlarla şevke geldikten sonra koşuyordu. (R. H. Karay)
– Ramazan içimizde kaldığı müddetçe büyüğümüzü, küçüğümüzü şevklendirir, uslulaştırır, ruhlara, gözlere zâhit bir şûle çizerek çekilirdi. (R. E. Ünaydın)
– Bütün gençlik heyecanlarımızın, şevklerimizin, çabalarımızın mesnedi olan ve adına Atatürk ilkeleri dediğimiz inançlar… (Y. K. Karaosmanoğlu)
– Fakat çiftlik yine, sabah oluyormuş gibi şevkini kaybetmeyen bir aydınlık içinde kuş cıvıltılariyle dolu, gölgesiz, hüzünsüzdü. (R. H. Karay)
– Şevk ve heyecanla bu vatan için çalışınca işler oluyor.
– Maaşıma yüklü zam yaptıklarını öğrenince şevke gelip, tüm işleri üstüme aldım.
– Hissettiği hal şevk u şâdî midir, ye’s ü hüzün mü, farkedemez. (H. R. Gürpınar)
– Ona bozulmaya hakkın yok, sana şevkle yardım etmeye çalışıyordu.
– Bu işe büyük bir şevk ve heyecanla başladık.
– Üstat Kuşeyrî der ki: Şevk, sevgiliyi temâşâ için kalbin coşması ve heyecanlanmasıdır. Şevk muhabbet miktârınca olur. (Kuşeyrî Risâlesi)
– İşine şevk ile sarılırsan başarılı olacağına eminim
– Bezm-i Cemşîd’de devran ki kadehlerle döner / Şevk tâ be-seher raks-ı mükerrerle döner. (Y. Kemal)
– Dilerim sabr edem bir dem firâka / Alır şevk sabrımı benden giderim. (E. Rûmî)
– Âsaf-ı sâfi-dilâ destûr-ı âlî-mesnadâ / Şevk-i teşrîfinle sadra revnak-ı şandır gelen. (F. Hanım)
– Hata yaptığım için bağırınca, öğrenme şevkimi fena halde kırdı.
– Öyle keyifleniyor, öyle şevke geliyordu ki…
– Şu doğan güneşle birlikte, daha yüksek bir şevk ve heyecanla durmadan, dinlenmeden çalışmak mecburiyetindeyiz.
– Kûyunu görmekle dilde sâkin olmaz şevk-i yâr / Kāni olmaz cennet-i firdevse dîdâr isteyen. (A. Paşa)
– Matematikten hep zayıf alıyorum, şevkim kırıldı artık.