Biçim; şekil, sûret, form, tarz, üslûp, bir şeyin bütünüyle gösterdiği şekil ve nispet, bir şeyin şekli bakımından kuruluşunun bütünü, dış görünüş, uygun bir görünüş, herhangi bir şeyin benzeri, gibi anlamlara gelir. İşte biçim kelimesi ile ilgili cümleler.
– Havası boşalmış bir balon gibi biçimini kaybetmiş, pörsümüş, sönmüştü. (A. H. Tanpınar)
– Önce saçlarını bir biçime sokmak lâzım.
– Küreklerin biçimine dikkat etti. (Ö. Seyfeddin)
– Usta elleriyle testiye biçim verdi.
– Ekim biçim işlerini tamamıyla kadınlara bırakmışlardı. (Ö. Seyfettin)
– İsyan çok sert bir biçimde bastırıldı.
– İşte o târihten beridir ki İstanbul’un her tarafında bu biçim binâlar inşâ etmek (…) âdet oldu. (A. Hâşim)
– Söylediklerimden çok, söyleyiş biçimi etkili oluyor kalabalığın üstünde. (A. İlhan)
– Bir arkadaşımız vardır. Allah selâmet versin, Avrupa’ya bayılır. Son zamanlara kadar senede bir, hatta biçimine getirirse iki defa giderdi. (R. Tamer)
– Yüzünün aldığı biçimi bir de senin görmen gerekir.
– Söylediklerimden çok, söyleyiş biçimi etkili oluyor kalabalığın üstünde. (A. İlhan)
– Siz, ne biçim insanlarsınız?
– Bir biçimine getirip benimle Samim’e de veriştiriyormuş. (S. Birsel)
– Biçimden sonra dikiş çok sürmez.
– Hasan ölümcül bir biçimde yaralandı.
– İngiliz biçimi ceketler, sıcak iklimler için yapılmış kısa pantolonlar… (F. R. Atay)
– Bir çağda mimarlıkta gotik biçimi egemendi.
– Ona öyle bir biçim vermişler ki uzaktan görenler çok korkuyorlar.
– Bu ne biçim laf, der gibi Şakirin yüzüne baktı. (Hacı Etem)
– Evin biçimi değişecek, kimi eşya atılacaktı.
– Bir biçimine getirip benimle Samim’e de veriştiriyormuş. (S. Birsel)
– Gazel, mesnevi, rubai, sone birer şiir biçimidir.
– Parmaklarında biçim biçim yüzükler. (Y. Z. Ortaç)
– Kalp biçiminde bir pasta yaptı.
– Bu evin biçimi benim hiç hoşuma gitmedi.
– İtalya elçiliği bugüne değin ilk biçimini korumuştur. (S. Birsel)
– Kulenin biçimi güzeldi.
– Ahmet’in yüz biçimi ne kadar üzgün olduğunu ele veriyordu.
BİÇİM İLE İLGİLİ DEYİMLER
Biçim almak deyiminin anlamı
Biçimlenmek, belli bir biçime girmek, şekillenmek.
Bir biçimine getirmek deyiminin anlamı
* Çözüm yolu bulmak.
* Sırasını, fırsatını bulmak, punduna getirmek, en uygun durumunu yakalamak.