Tarih; bir olayın meydana geldiği gün ve yıl ile bu gün ve yılın rakamla yazılmış şekli, bir şeyin oluş zamânı, geçmişte yaşanmış olaylar dizisi, bir konuyu geçmişi ve gelişimi içinde ele alan anlatım, geçmişte yaşanmış olan süreçteki olayların belli bir bölümü gibi anlamlara gelir. Ayrıca tarih; toplumların, milletlerin başından geçen olayları zaman ve yer göstererek anlatan, bunların sebep ve sonuçlarını, birbirleriyle olan ilişki ve bağlantılarını inceleyen ilim, bu ilme âit eser, bu ilmin belli bölümlerine âit okullarda okutulan ders demektir. İşte tarih kelimesi ile ilgili cümleler.
– Bir yaş gelir ki ondan sonra ehemmiyet verdiğiniz şeyler tarihe karışmış yani hayattan çıkmıştır. (A. Ş. Hisar)
– Tarih ve sanat belgelerini güvenli yerlerde muhafaza etmek gerekir.
– Sen bana bir ata yadigârısın, geçmişin tarihini saklayan kutsal bir tomarsın! (R. H. Karay)
– Onu, târihe girmiş bütün Ömerler’in başarı ve üstünlüklerine lâyık görüyordum (T. Buğra)
– Buraya tarih koyalım da, günü belli olsun.
– İhsan kronolojik bir târih olmasını istiyordu. (A. H. Tanpınar)
– Bu dilekçeye tarih koymayı unutmuşsun.
– Ben bu eseri Fezleke adlı târihimde hülâsa ettim. (K. Çelebi)
– Ertesi gün, tarih imtihanı vardı. (Y. Z. Ortaç)
– Ülkemiz zengin bir tarihe sahiptir.
– Bu kadro ve bu parti günâhı ile sevâbı ile (…) târihe geçti. (B. Felek)
– Bu evi fi tarihinde (belirsiz, eski bir zamanda) yapmışlar.
– O Fâtih ki zaman içinde ve târih sahnesinde isimleri ebedîleşmiş ululardan, insanlık âleminin ölmezlerindendir. (S. Ayverdi)
– M.G.B.ya, târih ve edebiyâta geçen köşkünü görmek ve kendisini tanımak için geldiğimi söyledim. (A. Hâşim)
– Milli takım bu galibiyetiyle tarihe geçti.
– Tarihin bir tekerrür olduğu düsturunu da bu cümleler arasında görüyorum. (H. C. Yalçın)
– Cumhuriyet, 29 Ekim 1924 tarihinde kuruldu.
– Ankara, Alâeddin Keykûbad’ın ölümünden sonra Selçuk târihinin büyük fâcialarından birine şâhit olur. (A. H. Tanpınar)
– Cevdet Paşa’nın Osmanlı Tarihi.
– Gelecek asırları târihe bırakalım. (F. N. Çamlıbel)
– Bugünkü ufacık beldenin altında dünyâya güç sığmış bir târih gömülü. (R. H. Karay)
– Bu ay tarihe geçecek bir başarıya imza attık.
– Uzak, yakın târihini değil, hatta vaktiyle kendilerinin yaptığı şeyleri bile bilmezler. (Ö. Seyfeddin)
– Pierre Loti’nin bu sofrada iftar ettiği akşamın târihi hakkedilmişti. (A. Hâşim)
– 19 Mayıs 1919, Atatürk’ün Samsun’a ayak bastığı tarihtir. O tarihte memleket karanlık günler yaşıyordu.
– Geçmişten adam hisse kaparmış… Ne masal şey / Beş bin senelik kıssa yarım hisse mi verdi / Târîhi “tekerrür” diye târif ediyorlar / Hiç ibret alınsaydı tekerrür mü ederdi? (M. Âkif)
– Mustafa Kemal Atatürk askeri başarılarıyla tarihe geçti.
– Bu gece onların hayâtında en mühim bir târih… (R. N. Güntekin)
– Doğum tarihini söyler misin?
– Milletler tarihte fatihlerden fazla adillere bağlıdırlar. (F. R. Atay)
– Bu dediğim târihte Sultan Hamîd’in Sûriye’deki çöl çiftliklerinden birinde müdürdüm. (R. H. Karay)
– İstanbul’a hareket târihi belli oldu mu?
– Bu yıl yaptığı satışlarla şirket tarihe geçti.