Eskiçağ’da, Yunan deniziyle Ege denizini birleştirmek için, Korinthos kıstağını yarmayı düşünen birçok devlet adamı çıkmıştır. Kanal açma çalışmalarını ilk defa, altından bir kürekle Julius Caesar başlattı. Vespasianus’un Filistin’den gönderdiği 6000 tutsağın çalıştırılmasına rağmen, yirmi yıl sonra, bu girişim, tamamlanamadan kalmıştı.
Peloponnesos yarımadasının tehlikeli burunlarını uzun bir yolculukla dolaşmaktan kurtulmak isteyen eski Yunanlılar, Korinthos kıstağında (Korint Kanalı) bir kanal açmanın da çok zor olduğunu görerek, gemilerini bir denizden öbürüne karadan yürütmeyi döşündüler!.. Bu amaçla, M.Ö. VI. yüzyıldan başlayarak, bir dîolcos yani Romalılarınkiler gibi, kaldırımlar döşenmiş bir yol yapıtlar ve arabalara yükledikleri gemilerini bunun üzerinde taşıdılar. Yolun döşeme taşlarında açılmış iki paralel oluk, arabaların tekerleklerine kılavuzluk ediyordu. Ve Korinthoslular, iki deniz arasında bir kanal açma düşüncesine uzun zaman karşı çıktılar; zira, gemilerin karadan geçişini sağlamakla büyük bir gelir elde ediyorlardı.
1 Mayıs 1882 yılında bir Fransız şirketi, vaktiyle Nerönun tasarladığı güzergâha göre kanalı açmaya girişti. Onu Bir Yunan şirketi 1893 yılında tamamlayarak hizmete açtı. Kaya kütlesinin içine oyulmuş olan kanal, 6.343 metre boyunca, düz bir hendek halinde uzanır. Yunanistan’ın kuzey kara topraklarını Mora Yarımadası’ndan ayıran yapay bir kanal olan Korint Kanalı’nın genişliği 23 metre, en az derinliği 8 metredir. Ege ve İyonya Denizi’ni birbirine bağlayan Korint Kanalı’ndan her gün birçok orta tonajlı yolcu gemisi geçer.