Keramet; mü’min ve salih kimsenin eli üzere cereyan eden harikulâde hal demektir. Diğer bir ifade ile keramet; Allah’ın yardımı ile veli kulları tarafından meydana getirilen olağanüstü olaylardır. Böyle olağanüstü olaylar, Allah’ın veli kulları için birer keramet, tabi oldukları peygamber için birer mucize sayılır.
Kerâmet; Cenâbı Hakk’ın bir ikrâmı olarak, kâmil bir îman, mârifet ve takvâ neticesinde velî kullarda zuhûr eden ve tabiat kânunlarıyla îzah edilemeyen, hârikulâde hâdiselerdir.
Mesela su üzerinde yürümek, ateş yalamak, havada uçmak, bir anda bir yerden bir yere geçmek gibi. Kur’ân’ı Azimüşşan’da 47 yerde bu kelime geçer, onlardan bir tanesi İsra Sûresi 70. Âyet-i Celile’dir: “Biz Âdemoğlunu mükerrem kıldık.” İnsanın mükerremiyyeti, fazileti ve üstünlüğü etinde, kanında, kemiğinde değil; imanında, Allah (cc)’ın emirlerine riayetinde, nehyettiğinden kaçmasında ve güzel ahlakındadır.
Cenab-ı Hak, peygamberlerine davalarını ispat etmek için “mucize” verdiği gibi, veli kullarına da “keramet” dediğimiz bazı harika haller ihsan etmiştir. Velinin gösterdiği kerametler, Peygamber Efendimiz (sav.)’in davasının hak olduğunun bir alametidir. Velinin gösterdiği keramet, tabi olduğu peygamberin bir mucizesi sayılmaktadır.
Keramet Çeşitleri
Evliyâdan zuhûr eden kerâmetler, yâni fizik ötesi hâdiseler iki kısımdır:
1. Allâh -celle celâlühû-’nun zât, sıfat ve fiillerine âit bilgilerdir. Buna “keşf” de denir. Bunları, akıl ve düşünmek ile elde etmek mümkün değildir. Ancak Allâh Teâlâ, bunu seçtiği kullarına ihsân eder.
2. Madde âleminde meydana gelen hârikulâde hadiselerdir. Allâh Teâlâ, bunları da seçtiği kullarına lutfeder.
Halk, ikincisine îtibâr eder. Makbûl olan ise birincisidir.
Keramet ile ilgili cümleler için tıklayın!
Keramet ile ilgili deyimler ve anlamları
Keramet ile ilgili atasözleri ve anlamları