Müteveccihen; niyetlenerek, yönelmiş olarak, yönelerek, yüz tutarak, bir yere doğru gitmek üzere, bir şeyi yapmaya yönelmiş olarak demektir. İşte müteveccihen kelimesi ile ilgili cümleler.
– Samsun’a müteveccihen yola koyuldu.
– Hasan dün gece Ankara’ya müteveccihen İstanbul’dan ayrıldı.
– Şeyh Ebû’l-Vefâ Hazretleri, sedirde kıbleye müteveccihen uzandı ve kelime-i şehâdet getirdi…
– Mâden tarafına müteveccihen büyük caddeyi tâkip ediyorlardı (Hâlit Z. Uşaklıgil)
– Hazırlıklar tamamlanıp ordu İstanbul’a müteveccihen harekete geçince Padişah, elçileri huzuruna aldı.
– Festivale günler kaldı. Ankara’ya müteveccihen yola çıktık.
– Hiç mümkün müdür ki, bütün envâ-ı mahlûkatı sana müteveccihen muavenet ellerini uzattıran ve senin hâcetlerine lebbeyk dedirten Zât-ı Zülcelâl seni bilmesin.
– Osmanlılar devrinde Medîne-i Münevvere’ye müteveccihen yola çıkan Surre Alayı, şehre girmeden, yakın bir yerde konaklar, kendilerini Medîne-i Münevvere’nin gönül iklîmine hazırlayıp istihâreden sonra mânevî işâretle huzûr-i Rasûlullâh’a
yaklaşırlar, ziyaretlerini edeple îfâ ederlerdi.
– İlk charter uçağın tam dolu olarak Trablus’tan 250 yolcuyla, ilk tarifeli uçağın ise 270 yolcu ile Trablus’tan İstanbul’a müteveccihen havalandığını bildirdi.
– Rauf Bey, Siros Adası’na gerçekleştirdiği harekat sonrasında İzmir Körfezi yaklaşma sularında Yunan Donanmasının üstün kuvvetlerle kendisini karşılayacağını değerlendirerek Akdeniz’e çıkmaya karar vermiş; ancak önce doğuya seyrederek Anadolu’ya müteveccihen hareket ediyor izlenimini verdikten sonra, havanın kararması ile birlikte derhal güneye dönerek, düşman kuvvetleri tarafından tespit edilmeden Akdeniz’e çıkmıştır.
– Bütün ordu, Kâbe’ye müteveccihen namaza durdu.