K harfiyle başlayan çiçek isimleri
– Kabak Çiçeği
– Kadın Tuzluğu
– Kadife Çiçeği
– Kaktüs
– Kamelya
– Kana Çiçeği
– Kanarya Gülü
– Kangal Çiçeği
– Kantaron
– Karahindiba
– Karanfil
– Kardelen
– Kartopu
– Kasım Patı
– Katırtırnağı
– Kaynanadili
– Keçi Sakalı Çiçeği
– Kedi Tırnağı Çiçeği
– Kekik
– Kelebek çalısı
– Kestane Çiçeği
– Kına Çiçeği
– Kiraz Çiçeği
– Kniphofia
– Koyun gözü Çiçeği
– Krizantem
– Kuduz Otu
– Kuşdili
– Küpe Çiçeği
– Küstüm Çiçeği
K harfiyle başlayan çiçekler hakkında bilgi
Kabak Çiçeği
Kabak; kavun, karpuz, salatalık ve acur gibi bitkilerin içinde bulunduğu kabakgil ailesinden otsu bir bitki çeşididir. Kökü saçak şeklindedir. Kabak çiçeği, Ege bölgesinde ve Giritte sevilerek yenen bir dolma çeşididir. Gövdesi sürüngen, köşeli, ince ve uzundur. Üzerinde sert ve kısa tüyler vardır. Yaprakları büyük, kaba, tüylüdür. Çiçekleri sarı renktir. Oldukça besleyicidir. Lif açısından da oldukça zengindir. Kabak çiçeği temmuz ayında açmaktadır.
Kadın Tuzluğu
Latince adı ‘Berberis Vulgaris’ olan Kadıntuzluğu, kadıntuzluğugiller familyasındandır. Anavatanı Kuzey Afrika’dır. Kafkasya’dan Avrupa’ya kadar geniş bir alanda yetişir. Ülkemizde İstanbul ve Trakya’da, değişik bir türü de Doğu Karadeniz bölgesinde yetişir. Yeşil ve kenarları testereyi andıran dişli yapraklara sahiptir. Soğuk, mutedil iklimleri sever. Dört mevsim yemyeşildir. Mayıs ve Haziran ayları arasında sarı renkli güzel kokulu çiçekler açan çalı görünümünde çokyıllık bir bitkidir.
Bazı yörelerde Diken üzümü, Karamuk, Sarıçalı, Çobantuzluğu, Ekşimen, Garamık, Zibike, Çoban ekmeği, Tavşan ekmeği isimleriyle de bilinir. Kökü acı, yaprakları ve meyvesi ekşimsi tattadır. Osmanlı mutfağında kadıntuzluğu bitkisinden yemek ve çorba yapılırmış. Kanuni Sultan Süleyman’ın oğulları için hazırlattığı ziyafet defterinde kadıntuzluğu çorbasından bahsedilir. Ayrıca Osmanlı dönemindeki kadınlar, bu bitkinin çiçeklerini ezerek krem haline getirip yüzlerine renk vermesi için kullanırlarmış.
Kadife Çiçeği
Kadife çiçeği; dik büyüyen, etrafa hoş koku yayan, otsu, tek yıllık bir bitkidir. Çiçekleri genelde kahverengi, kırmızı, turuncu, parlak sarı olup kadife görünümündedir. Kadife çiçeği ilkbaharda ekilir ve güneşli yerleri sevdiğinden Akdeniz Bölgesi başta olmak üzere bu tür iklimlere sahip bölgelerde yetişebilir.
Kaktüs çiçeği
Kaktüs adı ile bilinen, dikenli bir görüntüye sahip olan bitkinin, botanik dünyasının dilindeki familya adı “kaktüsgiller”dir. Her ne kadar “Kaktüs” ismi köken olarak bir cins adı olmasa da, bu bitki çoğunlukla bu isim ile tanınmakta ve anılmaktadır. Kaktüsgiller, gövde yapısı olarak etli ve sulu bir biçimdedir. Şekil olarak da, bitki gövdesinin yassı olduğu söylenebilmektedir. Kaktüs bitkisinin en sık yetiştiği ve yaşamını sürdürdüğü bölgeler, çöller ve tropik iklimin hüküm sürdüğü coğrafyalardır. Kaktüslerin görüntü olarak akılda kalıcı yanları ise, dikenli yapraklarının bulunmasıdır. Bitki dünyasındaki kirpilere benzetilen kaktüsler, çeşidine göre bazı zehirli dikenlere de sahip olabilmektedirler. Çoğu kaktüs dikeni zehirli olmasa da, yapılarının çok ince ve dayanıklı olması nedeniyle, battıkları insan etinden zor çıkarılmakta ve fazlaca da acı vermektedirler. Kaktüs çeşitlerinde büyük ölçüde yaprak ve çiçek yoktur. Fakat bazı çeşitleri geceleri çiçek açmaktadır. Fazla yağış olmayan ve sıcak bölgelerde yetişmesi sebebiyle tropik bir bitkidir.
Kamelya çiçeği
Kamelya çiçeği gül benzeri taç yaprakları olan beyaz, kırmızı, pembe çiçeklere sahip çalı tipinde bit tür süs bitkisidir. Çiçek ülkemizde ılıman fakat sıcak olmayan bölgelerde rahat bir şekilde yetiştirilmektedir. Çiçeği güney illerimiz dışında her yerde 15-20 derece sıcaklıkta yetiştirebilirsiniz. Mayıs, nisan aylarında çiçek açar, tohum verir. Bitki bol su ister ve en fazla 1,5 metre boya ulaşır.
Kana Çiçeği
Kana çiçeği, Amerika ve Asya’nın sıcak bölgelerinde yetişen kök saplı otsu bir bitki türlerinin ortak adı. Kana Çiçeği Amerika’nın tropik ve subtropikal bölgelerinde yetişen bir çiçektir. Bu bitki ülkemizde tesbih çiçeği olarak bilinmektedir ve 60’a yakın türü ile büyük çeşitlilik göstermektedir. Tohumlarının tesbih boncuğu olarak kullanılmasından dolayı ülkemizde özellikle bu amaçla yetiştirilmekte ve güzel çiçekleriyle hoş görüntüler oluşturmaktadır.
İri yaprakları bulunan bitkinin tohumlarının tesbih yapımında kullanılmasının yanında dekoratif açıdan göze hitap etmesi sayesinde bahçeleri süsleyen bir bitkidir. İlkbahar ayında başlayan çiçek açma zamanı sonbaharın sonuna kadar devam edebilmektedir. Daha ılıman iklimi seven tesbih çiçeği kışın donlarından kolay etkilenir ve soğuk iklimlerde yaşamına devam ettiremez. Bitkinin boyu ortalama 1 metreyi bulmaktadır. Birçok farklı rengi bulunan bu çiçeğin en popüler olan ve dikkat çeken renkleri kırmızı, sarı ve turuncudur. Parlak renklere sahip olan bu çiçek peyzaj amaçlı olarak park ve bahçelerde sıklıkla kullanılmaktır. Kana çiçeği soğanlı bir bitki olmasından dolayı bu türe sahip olan bitkilerin genel özelliklerine sahiptir. Haziran ayında çiçek açmasından dolayı birkaç ay önceden yani nisan mayıs gibi soğanlarının dikilmesi uygun olacaktır. Birden fazla kana çiçeği dikilmesi düşünülüyorsa eğer soğanlar arasında 40-45 cm aralık bırakılarak ve soğanları 10-15 cm derinliğe dikilmesi çok uygun olacaktır.
Kanarya Gülü
Kerria Japonica diğer adıyla da kanarya gülü yaprak döken çalıdır ve uzun süre açan gösterişli, sarı çiçekleriyle göz kamaştıran bir bitkidir. Kanaraya gülleri 1,5-2 m kadar boylanabilen ve bir o kadar da dağılım gösterebilen yaz yeşili bitkilerdir. Ülkemizde çok tanınan bir türdür ve her yerde rahatlıkla yetişir. Mart-nisan aylarında turuncu ya da sarı çiçekler açar ve neredeyse ılıman iklimlerde ilk donlara kadar bitki üzerinde kalırlar.
Kangal çiçeği
Kangal dikeni: Ajavascript:;stretaceae familyasından gelen dikenli bir bitki olan kangal dikeni hemen hemen her bölgede doğal olarak yetişir. Ancak güneşli tarlalarda ve yol kenarlarında daha sık göze çarpmaktadır. Açık yeşil renkte yapraklara sahip olan bu bitki enginara benzeyen mor renkte çiçek açar.
Kantaron
Çentiyangillerden, bir veya iki yıllık otsu bir bitkidir. 30 – 80 cm yükseklikte, tüysüzdür. Yarıya kadar tek gövde dik, dört köşeli, tüysüz, yarıdan sonra oldukça çok sık çatallıdır. Alt yaprakları yere yapışık, rozet şeklinde, gövde yaprakları uzun bir yumurta şeklinde, ucu sivri, gövdeye oturmuş iki adet karşılıklı bir sonraki ile çapraz, kenarları hafif kalkık ve en üstteki yaprakları ise mızrak şeklindedir. Çiçekleri dallarının ucunda, 5 parçalı, parlak sari renkli ve kenarları siyah tüylüdür. Boyları 8 – 15 mm arasındadır.Yapraklar ışığa karşı tutulduğunda parlak noktacıklar halinde yağ guddeleri görülür. Binbirdelik ismi de buradan gelmektedir.
Karahindiba
Karahindiba, papatyagiller familyasından yaygın bir bitki türü. Çiçekleri sarı, yaprakları yeşil olsa da bitkinin adına ‘karahindiba’ denilmiştir. Mısır ve Kıpçak Türkleri’nin ‘katagan’, Çağatay Türkleri’nin ‘saçratku’ olarak bildikleri bu bitki günümüze ‘karahindiba’ olarak gelmiştir.
Karanfil
Karanfil ile ilgili birden fazla anlam vardır. Karanfil baharatı Syzygium aromaticum ağacından elde edilirken, Karanfil çiçekleri Dianthus petraeus bitkisinden elde edilirler.
İlk olarak Moluk adalarında bulunmuştur. Karanfil ağacı dört mevsim yeşil kalır ve 10–20 m uzunluğa erişebilir. Karanfil çiçeklerine Karanfil baharatı (Syzygium aromaticum) ile benzer kokuya sahip olduğu için bu ad verilmiştir.
Anavatanı Endonezya olup, tüm dünya mutfaklarında baharat olarak kullanılır. Adı Fransızca clou (çivi) dan gelir; çünkü tomurcuklar irili ufaklı çivileri andırırlar. Karanfiller, öncelikle Zengibar, Endonezya ve Madagaskar’da hasat edilir. Aynı zamanda Hindistan ve Sri Lanka’da yetiştirilir. Çiçek tohumları başlangıçta soluk renklidir ve dereceli olarak yeşile dönüşürler. Karanfiller boy uzunluğu 1.5–2.0 cm iken hasat edilirler. Karanfil ağacının çiçek tomurcuklarından elde edilen baharat, odunumsu, siyah renkli ve güzel kokuludur. Acımsı ve ekşi bir tada sahiptir. Hindistan’da yemeklerde çokça kullanılır. Avrupa’da daha çok turşu ve reçellere çeşni katmak amacıyla, bazen de tatlılarda kullanılır.
Karanfil, öğütülerek baharat olarak kullanılmakla birlikte, ağızda bir süre tutularak kullanılabilir. Çiğnendiğinde nefesi taze ve temiz tutar. Karanfil, güzel kokusu sebebiyle ağız kokusuna karşı kullanılır. İçrdiği ‘Eugenol’ maddesinin etkisi ile hafif ve orta şiddette diş ve dişeti ağrılarına karşı lokal uyuşturucu olarak kullanım alanı bulunur. Anti bakteriyel etkisi vardır.
Kardelen çiçeği
Boynunu bükmesiyle bilinen bir çiçek türüdür, kardelen çiçeği. Kışın lapa lapa yağan kar tanelerinin doldurduğu toprağın altından çıkıp gösterir yüzünü. Rengi de tıpkı kar gibi bembeyazdır. Aralarında hafif yeşillikler bulunmaktadır. Türkiyenin Marmara ve kuzey bölgelerinde özellikle de nemli ormanlar, mineral bakımından zengin topraklarda yetişir. Kardelen genellikle kümeler halinde topluca bir arada yetişir. Günümüzde nesli tükenen bitkilerden biri haline gelmiştir, bu nedenle Avrupa’da toplanması yasaktır.
Kökleri yumru şeklinde bir soğan olup üç yaprak tarafından sarılmıştır ve bir kabukla sarılıdır. İç taç yaprakların içinde altı adet sarımsı döllenme tozluğu ve göbekte ipliğimsi bir iğnesi vardır. Dış taç yaprakları beyaz, oval, hava ısınınca dış taç yaprakları yanlara doğru açılır ve hava soğuduğunda kapanarak büzülür.
Kartopu çiçeği
Hanımeligiller ( caprifoliaceae ) familyasının viburnum cinsinden olan bitki türlerine genel olarak kartopu denir. Çok yıllık ve çalı formunda olan bu bitkilerin 150 – 175 kadar türü vardır. Genel olarak beyaz renkli çiçek açarlar. Bazı türleri daha çok yaprakları güzel olduğu için yetiştirilir. Meyveleri kuşlar için iyi bir besin kaynağıdır.
Kasımpatı
Kasımpatı, yaklaşık 30 tür barındıran, papatyagiller familyasına bağlı bir cinstir. Asya ve kuzeydoğu Avrupa’ya yerlidir. Otsu, yıllık bitkiler olan kasımpatı türleri, yaklaşık 50–150 cm yüksekliğindedirler. Büyük çiçek başlarına sahiptirler, yabanileri beyaz, sarı veya pembe renkler gösterir.
Katırtırnağı
Katırtırnağı, baklagiller familyasından Akdeniz’e özgü bir çalı türü. Akdeniz dışında Kuzeybatı Afrika ve Güneybatı Asya’da bulunur. Genellikle kuru, kumlu topraklarda ve güneşli yerlerde görülür. Spartium cinsinin tek türüdür diğer yandan Cytisus ve Genista cinsleriyle yakın benzerlik gösterir. Üzerinde çok sayıda yaprak bulunur ya da yapraksızdır. Çiçekleri sarıdır.
Kaynanadili
Kaynanadili, kaktüsgiller familyasında sınıflanan bitki cinsi. Türkçede İngilizce’deki prickly pears adına benzer şekilde topluca dikenli incirler adı ile anılan türleri içeren Opuntia ve İspanyolcada cholla ortak adı ile anılan türleri içeren Cylindropuntia alt cinslerine ayrılan bu cinsin tipik türü, Türkçede “eşek inciri”, “hint inciri”, “frenk inciri”, “dikenli incir” ya da halk ağzında “kaynandili” olarak anılan opuntia ficus-indica’dır.
Keçi Sakalı Çiçeği
Keçisakalı Rosaceae (Gülgiller) familyasının Spiraea cinsinden olan bitkilere denir. Yetiştirilmesi en kolay süs çalılarındandır. Cins olarak adı Spiraea olup her türüne kısaca Spirea denir. En yaygın türü Spiraea vanhouttei.. 3 metre kadar yükselir ve o nispette de alan kaplar. Spiraea’nın çeşitli türlerinden bahçelere daha uygun 1 – 1,5 metre boylarında, fazla yer kaplamayan ve daha şık görünümlü kültivarlar üretilmiş. Keçi sakalı türüne ve kültivarına göre beyaz, pembe, kırmızı, sarı renklerde çiçek açıyor. Kışın yapraklarını döker. Sonbaharda bazı çeşitlerinin yaprakları dökülmeden önce hoş renkli olur. Çiçek renkleri genelde ilkbaharda çiçeklenenleri beyaz, yazın çiçeklenenleri çeşitli renklerde olur. Çiçek açma şekli, türe göre: Bazılarında dalları kaplar. Bazılarında çiçekler top şeklinde bir aradadır. İlkbahar başında çiçek açan bir türü yapraklanmadan önce çiçeklenir ve dallar sanki üstünde kar birikmiş gibi görünür. Böyle bir kültivarın adı: S. nipponica ‘Snowmound’.. Bizde bu şekilde çiçek açan keçisakalı türlerine karyağdı ismini verenler var..
Kedi Tırnağı Çiçeği
Doğal olarak subtropik ve tropik bölgelerde bulunur. Etli yapıdaki yaprakları almaşıklı dizilmiştir. Beyaz, pembe, kırmızı, sarı, turuncu renkli yalınkat ve katmerli çiçeklere sahiptir. Çiçekleri daha çok sürgün ucunda yer alır. Haziran ortasından Eylül sonuna kadar çiçekli halde kalır.
Kekik
Kekik, ballıbabagiller familyasından Thymus, Thymbra, Origanum, Coridothymus, Satureja, cinslerinin genel adı olan, kendine özgü kokusu ile tanınan çimenlik, tarla, orman kıyılarında ve çayırlarda görülen bitki türlerinin ortak adı.
Kekik bitkisinden yaprak çiçek durumlarının su buharı distilasyonu yöntemi ile %2-%8 oranında yakıcı lezzetli aromatik kokulu uçucu yağ elde edilir. Bu uçucucu yağdan monoterpen fenollerden karvakrol ve timol bulunmaktadır. Kekikin yapraklarında uçucu yağ bulunmasından dolayı, bitkiden kaynatılarak çay yapılması durumunda etkinliğini kaybeder.
Her ne kadar Thymus cinsi ile anılan kekikten ticari olarak uçucu yağ üretiminde kullanılsa da daha yüksek verim alındığı için Origanum türlerinden Origanum majorana (Alanya Kekiği) tercih edilmektedir. Güneşi ve sıcağı istediği için, toprak sıcaklığının fazla olduğu kayalık ve dağlık bölgelerde çoğalır. Yemeklere konan bir baharat olan kekik kokusuyla meşhurdur. Ayrıca kekik çayı ve kekik yağı gibi kekikten yapılmış ürünler de vardır. Ayrıca bu bitkiden çıkartılan kekik suyu mide rahatsızlıklarında balla karıştırılıp kullanılmaktadır.
Kelebek çalısı çiçeği
Anavatanı Çin olan bu bitki ismini kelebekleri üzerine çekmesinden almıştır. Ayrıca çok sayıda kuş ve arıyı da üzerine çeker. Yaklaşık yüz kadar türü vardır. Çiçekleri kokulu ve gösterişlidir. Çiçekleri; beyaz, leylak, mor ve pembe renktedir. Yarı odunsu bir gövdeye sahiptir. Kış aylarında genelde yaprağını döksede, kışı ılıman geçen bölgelerde dökmeyebilir. Don olaylarından dolayı dalları ölebilir. Ancak kök canlı kalır ve ilkbaharda yeni sürgünler verir. Çok fazla bakım istemezler ve kureklığa dayanıklıdırlar. Çiçeklenmesi yaz aylarında, genelde temmuz ve eylül aylarında olur. İlkbahar ve sonbaharda budama yapılır. Aksi taktirde çiçeklenme oranı düşer ve çiçeklerde küçülme görülür.
Kestane çiçeği
Kestane ağacı haziranda yeşerir. Eylülden kasıma kadar da meyve verir. İki çeşit çiçeği vardır. Lifli olanları sarı bir toz meydana getirir. Bu erkek çiçektir. Birde dişi çiçeği vardır. Özelliği açısından çıkan sarı tozları toplar ve meyve haline getirir. Aynı ağaçta bulunan iki cins çiçeğin birbirine sarılmaları rüzgar yoluyla olur. Bir ağaç olması için, bir kestaneyi yere gömmek yeterlidir. Bundan yeni bir fidan yetişir. İki metre kadar uzadıktan sonra meyvelerinin büyük ve lezzetli olmaları için başka bir ağaçtan aşısı yapılabilir. Kestane ağacı 35 metreye kadar boylanabilen uzun ömürlü olan bir ağaçtır. Yaprakları kısa saplıdır. Ancak 20 cm’ye kadar olan uzun kenarları dişlidir ve dikenlidir. Kestane meyvesinin dış kısımları dikenli bir haznenin içerisinde 2 ila 5 adet meyvesi bulunur. Aynı zamanda kestane meyvesi bir tohumdur. Yaprakları mayıs ayından itibaren eylül ayına kadar toplanır ve kurutulur. Meyveleri ise eylül ayından sonra kendi kendine dökülmeye başlar. Sonra toplanan kestaneler kurutulur ve nem görmeyecek bir alanda saklanır.
Kına çiçeği
Çiçekler, beyaz, kırmızı, turuncu, sarı, mor ve pembe renktedir. Bu çiçekler, kalın aralıklı yaprakları ve tonları ile mini güller veya kamelya benzerler.
Kiraz Çiçeği
Japoncası Sakura olan kiraz çiçekleri, meyve vermeyen, sadece çiçek açan ve o çiçeklerini de 2 hafta içinde döken bir ağaç. Sakura Japon kültüründe büyük bir öneme sahip olup Japonya’nın ulusal simgelerinden biridir. Dalları düzgün olan kiraz ağacının yaprakları vişneninkinden daha iri, oval biçimli, yaprak ayası buruşuk, alt yüzü tüylü, ucu sivri ve kenarları testere gibi dişlidir. Çiçekleri tek tek değil, bazen altıya kadar değişen sayılarda ve pembe-beyaz renkte, ilkbahar mevsiminde ağacın yeşil renkli yapraklarından daha önce açar. Bu çiçeklerden oluşan ve adına kiraz denilen meyveleri tek tohumlu (sert çekirdekli) olur.
Kniphofia
Kniphofia uvaria, çiçeklenme şekli ve renginden dolayı, Asphodelaceae familyasında, tritomea, meşale zambak veya kırmızı sıcak poker olarak da bilinen çiçekli bir bitki türüdür. Yapraklar bir zambak andırıyor ve çiçeklik yüksekliği 1.52 metreye kadar ulaşabilir.
Koyun gözü Çiçeği
Gazania, Asteraceae familyasında, Güney Afrika’ya özgü bir çiçekli bitki türüdür. Yaz aylarında uzun bir süre boyunca, büyük, papatya benzeri bileşik çiçek başlarının parlak sarı ve turuncu tonlarında üretirler. Genellikle kuraklığa dayanıklı toprak örtüsü olarak ekilir.
Krizantem çiçeği
Krizantem (Kasımpatı), yaklaşık 30 tür barındıran, papatyagiller familyasına bağlı bir cinstir. Asya ve kuzeydoğu Avrupa’ya yerlidir. Otsu, yıllık bitkiler olan kasımpatı türleri, yaklaşık 50–150 cm yüksekliğindedirler. Büyük çiçek başlarına sahiptirler, yabanileri beyaz, sarı veya pembe renkler gösterir.
Kuduz Otu çiçeği
Alisyum Çiçeği, Turpgiller familyasına ait bitkiler arasında yer almaktadır ve Akdeniz havzasına dahil olan tüm ülkelerde rahatlıkla gelişebilmektedir. Bitkinin farklı türleri bulunmakla birlikte toplamda 100’e kadar türü bulunmaktadır.
Diğer türlerinden ayırt edilebilmesini sağlayan en önemli özelliği 10 ila 25 santimetreye kadar boylanabilmesidir. Sürgünleri kısa boyludur, bulunduğu yerde yayılım gösterir ve toprağın tamamını örtebilecek yeteneğe sahiptir. Yapraklarının görüntüsü ince şerit şeklinde, yumuşak yapılı ve gri tüylüdür. Çiçekleri ilkbahar döneminin son günlerinde açmaya başlayarak sonbaharın ilk don olaylarına kadar açmaya devam eder. Çiçek rengi beyazdır ve çiçekleri açtığında üzüm salkımına benzer görünüme sahip olur.
Kuşdili otu
Kuşdili otu veya diğer ismiyle biberiye, ballıbabagiller familyasından iğneye benzeyen ince yapraklı, daima yeşil kalan bir bitki türüdür. Mor çiçekli ve çalı görünümlü bitkidir. Akdeniz çevresinde yaygın olarak yetişen bitkinin genç sürgünleri bahar olarak, kendisi ise süs bitkisi olarak kullanılır.
Küpe Çiçeği
Küpe çiçeği, küpe çiçeğigiller familyasından Fuchsia cinsini oluşturan 100 türü bulunan bitki cinsidir. Büyük bölümünün anayurdu Amerika’nın tropikal bölgeleridir. Kırmızı, mor, pembe, beyaz renkte çiçekler açarlar.
Küstüm Çiçeği
Halk arasında küstüm otu veya çiçeği olarak bilinen bir çalı bitkisidir. Baklagillerdendir. Küstüm otu tropik iklimlerde her zaman yeşil bir bitkidir. Brezilya kökenli olup, nemli ve sıcak iklimlerde yetişir. Sıcağı sever ve direkt güneş ışığına duyarlıdır. Pembe – eflatun renkte, ipeksi ve güzel kokulu çiçekleri vardır. Haziran-ekim ayları arasında sürekli açar.