El Müzill ne demek yani El Muzil ne anlama geliyor? İşte Allah’ın güzel isimleri El Müzill fazileti, El Müzill arapça yazılışı ve El Muzil isminin anlamı hakkında bilgi.
المذل El Müzill; zillete düşüren, hor ve hakir kılan, rezil ve perişan eden, alçaltan demektir. Diğer bir ifade ile El Müzill; zelil eden, alçaltan yani zillet veren, hor ve hâkir eden anlamına gelir.
El Müzill İsm-i şerifi “dilediğini zelil eden” demektir. Zillet izzetin zıddı olup “aşağılık, horluk, hakirlik” manalarını taşır.
Gönülleri dünya hırsı ile yanıp tutuşan kişiler, Allah’ın zelil kıldıklarıdır. Bunların şiarı dünya çıkarı için nefsini alçaltmaktır. Bunlar yarın Allah’ın huzuruna yüzleri kararmış olarak çıkacaklardır.
Cenab-ı Hak buyuruyor:
“Gerçekten Allah, inkar edenleri hor ve aşağılık kılıcıdır.” (Tevbe, 2)
“O gün, öyle yüzler vardır ki, zillet içinde aşağılanmıştır.” (Gaşiye, 2)
Hor ve hakir edilme, Allah’ın inkarcıları uğrattığı “dünya azabı”nın bir parçasıdır. Tüm hayatlarını başkalarına gösteriş yapmak, onlardan takdir toplamak için sürdüren inkarcılar için ‘hor ve aşağılık kılınma’, son derece büyük bir azaptır.
Allah pek çok ayetinde, ahirette inkarcılara alçaltıcı bir azap olduğunu haber verir. Bu, inkarcıların dünya hayatındaki kibir ve büyüklenmelerine karşılık Allah’ın takdir ettiği bir cezadır. Çünkü dünya hayatında inkarcıların en büyük hedeflerinden biri, başka insanlar tarafından takdir edilmektir. Bu nedenle de hayatlarını Allah’ı övmekle değil, kendilerine övgü toplamakla geçirirler. Allah da bu beklentilerine karşılık olarak cehennemdeki azaplarını bunun üzerine kurmuştur. Cehennemde en büyük yıkımı ise insanların karşısında küçük düşüp aşağılanınca yaşayacaklardır.
Allahın 99 İsmi ve Anlamları Detaylı Bilgi İçin Tıklayın!
Müzil, inkar edenleri dünyada kölelikle, cizye vermekle, alçaltmakla zelil kılan, ahirette de onları cezalandırmakla ve ebediyen cehenneme de kalmakla zelil kılandır. Allah asilere destek vermeyerek onları zelil kılmıştır. Bu yüzden asiler günah bataklığına saplanmışlardır. Allah, bir kulunu zelil kılmak istediğinde onu arzu ve isteklerine düşkün yapar, kendisiyle onun arasına bir perde çeker ve onu kendisine dua etmekten uzaklaştırır.
“Ey mülkün sahibi Allah’ım, dilediğine mülkü verirsin ve dilediğinden mülkü çekip-alırsın, dilediğini aziz kılar, dilediğini alçaltırsın; hayır senin elindedir. Gerçekten Sen her şeye güç yetirensin.” (Al-i İmran / 26)
Evet! Mülkün ve hükmün gerçek sahibi dilediğini adaleti ile aziz eder, dilediği de yine adaleti ile zelil eder.
Cenab-ı Hakk insanlar için yerküresini bir gemi, bir beşik, güneşi bir lamba, tarlayı bir mutfak, bir eczane yapmıştır. Hizmetlerine sunduğu bu varlıklar üzerinde tasarruf yetkisini de vermiştir. İnsanlar bu nimetlere kendi güçleriyle değil; ancak acz ve zaaflarının neticesi olan teshir-i Rabbani ile sahip olmuşlardır. “Biz onları kendileri için boyun eğdirdik” (Yasin-72) ayet-i kerimesi de bu gerçeğe işaret eder. Bu musahhar kılmayla bir insan onlarca hayvana çobanlık yapıyor; suyun, havanın, hayvanın gücünü kendi gücünün kontrolü altına alabiliyor.
Kendisine böyle üstünlükler verilmiş insana izzetinin muhafazası ve kemali için yollar gösterilmiştir. Bu yollardan gaflet edip hak ve hakikate dayanmayan ve günah işleyen zelil olacaktır. Zillete düşmek günahlara bağlı olduğu için İslam dairesinin dışında olmak zillet getireceği gibi bu dairenin içinde olup Müslüman sıfatı taşımayan da kendini bu halden kurtaramayabilir.
Şehvetini, öfkesini sınırlandırmayan ve aklını doğru yerde kullanmayan, nefsinin hevasına uyup, şeytanın adımlarını takip eden, şeytanla aynı yere varma tehlikesi içindedir. Kötü sıfatlardan olan dünyaya düşkünlüğün, açgözlülüğün ve hırsın ulaştıracağı adres yine zillettir.
Nefs-i emmaresini tatmin için, her türlü rezaleti işleyen aşağılandığı gibi; kendini müstağni görüp kibirlenen de zelil olur. Efendimiz (SAV) buna işareten şöyle buyurur:
“Cebbâr ve Mütekebbir olanlar, kıyamet gününde insanların üstüne basarak çiğnediği karınca gibi haşredilirler.” (Tirmizi -1492)
İman dairesinde olup büyük günahları işlemek zilleti netice veriyor olsa da o dairenin dışına çıkmak tam bir zillettir. Çünkü iman Allah (CC) ile mümin arasında bir bağdır. Küfür bu bağı koparır ve kâfir Allah’a arkasını dönerek sebeplere yönelir, kulluğunu onlara yapar, dilenci olur. Belki kâinatta cari olan Allah’ın kanunlarından istifade ederek geçici menfaatler elde edebilir. Fakat hakikat noktasında zelildir. Çünkü izzetin asıl sahibi olan Rabbinden uzaklaşmıştır.
Kur’an-ı Kerim Allah’ın düşmanlığını kazanan bu gibi insanların, kavimlerin nasıl helak olduklarından, maymuna nasıl dönüştüklerinden bahsetmiş, küfür ve şirkin zillete düşmenin en büyük sebepleri olduğunu nazarımıza vermiştir.
El-Muzill ism-i şerifi dünyada kâfirler üstünde böyle tecelli ettiği gibi ahirette daha şiddetli bir şekilde tecelli edecek; kâfirleri, münafıkları, müstekbirleri hor ve hakir bir şekilde cehenneme atacaktır.
El Müzill isminin fazileti, özellikleri ve bazı faydaları
El-Muzillü ism-i şerifi, düşmanı zelil kılmak için, “Ya Muzillü Celle Celalühü” diyerek 770 kere okunur. Cenab-ı kibriyanın yardımına nail olur. Düşman kötülüğünden, zalimin zülmünden korkmaz. Her gün sabah erkenden bu esmaya devam ederse korktuğundan emin olur.
Bu ismi-i şerif 570 kere okunup secdeye varılırsa dua kabul olunur. Hased edenlerin hasedlerinden korunmak için El-Muzill ism-i şerifi 75 kere okunur ve sonra secdeye kapanıp edilirse; Allahü Tela hazretleri hasedçilerin hasedinden korur.