İzzet kelimesinin sözlük anlamı; yücelik, büyüklük, ululuk, kudret, azamet, saygı, ikrâm, üstünlük ve galibiyet gibi anlamlara gelmektedir.
Terim anlamı olarak izzet; insanın yenilmesine engel olan ne varsa izzettir. Bu da onun hakkında üstünlük, şeref ve haysiyet, kuvvet ve güç sahibi olmayı ifade eder. Kişinin şerefinin yüceliğini ve değerini anlatır. Onu zillete düşmekten alıkoyan bütün üstünlükler, yücelikler ve sahip olunan imkânlardır. Düşmanı karşısında galip gelen kimse için de ‘izzetli’ denilmiştir.
İzzet; yenilgiye uğramayı ve aşağılanmayı önleyen güçlü ve saygın konum anlamında bir Kur’anî tabirdir.
İZZET KELİMESİ İLE İLGİLİ ÖRNEK CÜMLELER
Kıymetli bir mücevher, çıplak bir sûrette takdîm edilmez ve etrâfına birtakım süslü ambalajlar konursa, bütün varlıklar da “Nûr-i Muhammedî” karşısında o mevkîdedir. O’nun izzeti hakkı için yaratılmıştır. Buna göre varlığın ilk sebebi Cenâb-ı Hakk’ın bizzat Zât-ı Ulûhiyyeti, ikinci sebebi ise “Nûr-i Muhammedî” yi, şerefi ve kıymeti sebebiyle sâir varlıklar ile zarflandırmak ve tezyîn etmek gereğidir.
*****
Hem vesîle olduğiçün ol Rasûl
Âdem’in Hak tevbesin kıldı kabûl
Ger Muhammed gelmeseydi âleme
Tâc-ı izzet ermez idi Âdem’e
Nûh anınçün buldu hem garktan necât
Dahi doğmadan göründü mûcizât
*****
“Arş ve ferşte, yâni yerde ve gökte gizli ve âşikâr ne varsa, hep O’nun vesîlesiyle meydana geldi.”
“Eğer Muhammed Mustafâ -sallâllâhu aleyhi ve sellem- olmasaydı, şu yerler ve gökler olmayacaktı.”
“Hem O ulu Rasûl vesîle olduğu için Allâh Teâlâ, Hazret-i Âdem’in tevbesini kabûl buyurmuştur.”
“Eğer Muhammed Mustafâ -sallâllâhu aleyhi ve sellem- âleme gelmeseydi, Âdem -aleyhisselâm-‘a izzet
tâcı giydirilmezdi.”
*****
Müʼmin, kendisini İslâm’a tam mânâsıyla râm etmeli, İslâm’ın izzetini, haysiyetini korumalı. İslâmʼın, iktisâdî ve ictimâî her sahada vaz ettiği kâidelerin tatbikine îtinâ ve gayret göstermeli…
İZZET İLE İLGİLİ AYETLER
Rahman ve Rahim olan Allah’ın adıyla
Onların sözleri seni üzmesin. Şüphesiz ‘izzet ve gücün’ tümü Allah’ındır. O, işitendir, bilendir. (Yunus Suresi, 65)
Kim izzeti istiyorsa, artık bütün izzet Allah’ındır. Güzel söz O’na yükselir, salih amel de onu yükseltir. Kötülükleri tasarlayıp düzenleyenler ise; onlar için şiddetli bir azap vardır. Onların tasarladıkları ‘boşa çıkıp bozulur’. (Fatır Suresi, 10)
Dedi ki: “Senin izzetin adına andolsun, ben, onların tümünü mutlaka azdırıp-kışkırtacağım.” (Sad Suresi, 82)
Derler ki, “Andolsun, Medine’ye bir dönecek olursak, gücü ve onuru çok olan, düşkün ve zayıf olanı elbette oradan sürüp-çıkaracaktır.” Oysa izzet (güç, onur ve üstünlük) Allah’ın, O’nun Resûlü”nün ve mü’minlerindir. Ancak münafıklar bilmiyorlar. (Münafikun Suresi, 8)