İtimat; güvenme, dayanma, emniyet etme, bir şeye kalben güvenip dayanma anlamına gelmektedir.
İTİMAT İLE İLGİLİ ÖRNEKLER (CÜMLELER)
– Onda fenne, müspet bilgiye karşı saf bir itimat vardı. (R. N. Güntekin)
– Kendisine olan itimat ve sevgimiz berkemaldir. (F. F. Tülbentçi)
– İtimat edilir, kanundan, hukuktan anlar birisine umumi bir vekâlet vereceğim. (Aka Gündüz)
– Bir kudsî hadîste de Allah Teâlâ şöyle buyurur; “Benim rızâm için birbirini sevenlere, Ben’im için birbirlerine ikramda bulunanlara, Ben’im için birbirlerine samîmiyetle itimad edip dost olanlara, akrabâ ve dostlarıyla irtibâtını kesmeyenlere ve Ben’im için ziyaretleşenlere Ben’im de muhabbetim tahakkuk etmiştir.” (Ahmed, V, 229)
– Hikmet ehli bir zât, evlâtlarına şöyle nasihat etmişti;
“Canım yavrularım, hüner öğrenin! Dünyanın varlığı itimad edilmeye değmez; makam ve mevkî şehrin kapısından dışarı çıkmaz. Para pul dâimâ tehlikededir; ya bir çırpıda hırsız götürür, ya da azar azar sahibi yer. Lâkin hüner, akan bir çeşmedir, devamlı bir devlettir. Hüner sahibi, devletten düşse de gam çekmez; çünkü onun hüneri kendi varlığında bir devlettir. O nereye gitse îtibar görür, başta oturur. Hünersiz kişi ise her gittiği yerde lokma toplar, sıkıntı çeker.”