Kur’an, Allah (c.c.) tarafından Cebrâil (as) aracılığı ile Peygamberimiz (sav)’e indirilen, Mushaf’a yazılı, Peygamberimiz (sav)’den bize kadar tevatür yoluyla nakledilmiş, okunmasıyla ibadet edilen, insanlığın benzerini getirmekten aciz kaldığı ilâhî kelamdır. Kur’an-ı Kerim’de bulunan cümle veya cümle topluluklarının her birine ayet denilir. Ayet lügatta: “Açık işaret, alamet, nişan” manalarına gelir.
Kur’an-ı Kerim, Hz. Peygamberden günümüze hiçbir değişikliğe uğramadan gelmiştir. Ancak Kur’an-ı Kerim üzerinde noktalama çalışmaları yapılırken âyetlerin bölünüp numaralandırılmasında bazı küçük farklılıklar olmuş; söz gelimi, bazı âlimlerin müstakil âyet olarak belirlediği bir ibare bazı âlimlerce iki âyet olarak düşünülmüş; böylece âyetlerin numaralandırılması konusunda küçük farklılıklar ortaya çıkmıştır.
Halk arasında Kur’an’daki ayet sayısı 6666‘dır. Diyanet İşleri Başkanlığı’nın yaptığı açıklamaya göre, Kur’an’daki ayet sayı 6666 değil doğrusu 6236’dır. Yani Diyanet’in açıklamasına göre Kuranı Kerimde 6236 ayet vardır.
Her ayet durak adı verilen işaretlerle birbirinden ayrılmakta, bir ayet bazan tek bir harf olduğu gibi bazanda bir sayfayı dolduracak kadar uzun cümleler olabilmektedir.
Kur’an ayetlerinin bazılarının anlamı çok açık yani muhkem, bir kısmının anlamı da kapalı, yani müteşabihtir. Ayrıca 14 ayet-i Kerime vardır ki, bunlara “Secde ayetleri” denilir. Secde ayetleri okunduğunda secde edilmesi lazımdır.
Ayetler Allah’ın kelamı, vahyidirler. Bir tek harfleri dahi değiştirilmez. Zaten yüce Allah hiç bir yetinin değiştirilemiyeceğini Kur’an’da beyan etmiştir.
Bazan; “kainat Allah’ın varlığını ilan eden açık bir ayettir” deriz. Bu gözümüzle kelimeyi işaret, açık alamet manalarında kullanmışızdır. Fakat daha çok ayet kelimesi geçince Kur’an’ın cümleleri anlaşılır