Köprüler, yalnızca taşıtların ve yayaların bir ırmağın bir kıyısından öbür kıyısına geçmeleri için değil, aynı zamanda bir uçurumun, bir otoyolun, hattâ herhangi bir sokağın üzerinden aşabilmeleri için yapılır. Köprüler, özellikle, taştan, madenî kirişlerle, betonarmeden ya da bu çeşitli malzemelerin bir arada kullanılmasıyla inşa edilir.
Köprü, uçları iki kıyıdaki ana ayaklara dayanan ve bunlar arasındaki orta ayaklar ya da destekler üzerine oturan bir sanat yapıtıdır. Bir ya da birkaç kemeri olan köprünün şoseyi taşıyan yalnız bir yatay geçiş döşemesi vardır.
Köprünün kıyılarda kurulan ana ayakları, genellikle taş ya da betondan inşa edilir. Ana ayakların boyutları, köprünün büyüklüğüne ve arazinin niteliğine göre değişir. Bu ayakların şiddetli basınçlara ya da kuvvetli çekmelere dayanabilmeleri için sağlam bir zemine dayanmaları gerekir. Fransa’daki ünlü Tancarville köprüsünün ana ayaklarından biri, on katlı bir apartmandan daha büyüktür. Köprünün orta ayakları da sağlam temeller üzerine oturur. Bunların biçimleri ve yönelimleri, özellikle suların kabarma zamanlarında tehlikeli olan akıntı gücünden etkilenmeyecek şekilde düzenlenir.
Köprü yapımının en zor ve en önemli devresi, kemerlerin ve döşemenin inşa edilmesidir. Uzun zaman, bu iş, köprüye mühendisin kararlaştırdığı biçimi veren geçici iskeletler yardımıyla yapıldı. Bu madeni ya da ağaç iskeletler, birbirine destek olan malzemelerinin ağırlığı ve basıncı sayesinde, henüz bitmemiş ve dengesi sağlanmamış yapıyı ayakta tutar, ona dayanıklılık verirdi. Büyük modern köprüler, boşlukta dev vinçlerle taşınan elemanların, teker teker birbirine kaynak yoluyla birleştirilmeleri sonucu kurulurlar.