Kahvenin meyvesi kiraza benzer. İçinde yeşil renkli, dolgun ve yayvan kısımlarından birbirine yapışmış iki çekirdek bulunur. Taneleri ayırmak için iki yol vardır: bunlardan biri daha masrafsız olan açık havada kurutma, öteki ise nemli yerlerde bırakma yöntemidir. İkinci yolla elde edilen kahve daha kalitelidir. Bu işlemler, üretici ülkelerde, kahve ihraç edilmeden önce yapılır.
Nemli yerde bırakma yoluyla kahve elde etmek için, kahve meyvesi hızla akan bir su içinde ve uç kısmı girintili çıkıntılı silindirler arasında parçalanır. On saatlik bir mayalanmadan sonra etli kısımlar yok olur, böylece çürüme de önlenir. Yıkama ve kurutma işleminden sonra incecik bir zarla birbirine yapışmış taneleri birbirinden ayırma işlemine başvurulur.
Kurutma yoluyla tane elde etme işlemi daha kolaydır. Doğal ya da yapay yollarla kurutulan kahve meyvesi bir kabuk çıkarma makinesinden geçirilir, burada kabuklar ezilip taneler ayrılır. Hangi yöntem uygulanırsa uygulansın bu işlemlerden hemen sonra, taneleri seçme ve büyüklüklerine göre ayırma işlemlerine girişilir. İster el ile, ister makine ile hatta elektronik yollarla yapılsın, bu işlemler, taneleri üzerinden henüz çıkmamış olan parlak zarın düşmesine ve ayrıca taneleri büyüklük, yoğunluk ve renklerine göre ayırmaya yarar. Ayrılmış kahve taneleri yeşil zeytin rengindedir. İhraç edilebilir veya değerini yitirmeden aylarca hatta yıllarca stok halinde saklanabilir. Son işlem tüketim yerlerinde yapılır. Buna kavurma işlemi denir. Kavrulan kahve taneleri esmerleşir ve etrafa tiryakilerin çok hoşlandığı bir koku yayar.
Kahve ikramı Türkiye’de çok yaygındır. Genellikle şekerli, orta şekerli, az şekerli veya sade olarak içilir.