Küçük bir bahçeyi sulamak için bahçe kovası yeterlidir. Ama uçsuz-bucaksız kurak tarlaları sulamak için gerekli suyu çok uzaklardan olsa bile kanallarla getirip arklarla tarlaların arasına dağıtmak lâzımdır. Bu işe «sulama» denir. Diğer bir ifade ile sulama, arklar ya da savaklar yardımıyla su akıtarak, herhangi bir toprak bölgesini kuraklıktan kurtarma demektir.
Bitkilerin normal gelişmesi için gerekli olan fakat doğal yollarla karşılanamayan suyun zamanında, bitkinin istediği miktarda ve uygun biçimde toprağa verilmesine sulama denir.
Su, çölleri bile üzerinde yemyeşil bitkilerin yetiştiği verimli topraklar hâline getirebilir. Bunu vahalarda yaşayanlar, İsrail’liler iyi bilir. Bir toprağı sulamak demek, üzerinde bitkiler yetişmesi için gereken suyu sağlamak demektir. Günümüzde çeşitli sulama usulleri vardır. Bir akarsuyun sularını saptırarak tarlaların arasından akıtmak, kuyular açarak içlerindeki suyu motorlarla çekmek, nehir sularını ya da baraj arkasında toplanan suları kemerler ya da arklar arasından çok uzaklara götürmek bunların başlıcalarıdır. Nil nehrinin yılın belirli zamanlarında kabarıp taşması, Nil vâdisinin sulanmasını sağlar.