Tüm Türkiye’de ortak olarak okunan ve Diyanet tarafından hazırlanan Cuma Hutbesi yayımlandı mı ve bu haftanın yani 12 Temmuz 2024 Cuma hutbesi konusu nedir? İşte Diyanet İşleri Bakanlığı tarafından hazırlanan ve Türkiye geneli bütün camilerde okunacak 12.07.2024 Cuma Hutbesi konusu ve cuma günü hakkında bilgi.
Cuma namazı; Cum’a günü öğlen namazı vakti içinde bir hutbeden sonra cemaatle ve cehren kılınan iki rekat farz-ı ayn namazdır.
Cuma günü müslümanlar için, haftanın en önemli günü sayılır. Her milletin kendine göre kutsal bir günü vardır. Mesela Yahudiler Cumartesi, Hıristiyanlar Pazar gününü kutsal kabul ederler. Bunlara karşılık Yüce Allah müslümanlar için Cuma gününü seçmiştir. Sevgili Peygamberimiz: “Üzerine güneş doğan günlerin en hayırlısı Cuma günüdür. Adem Aleyhisselam o gün yaratıldı. O gün cennete girdirildi, o gün cennetten çıkarıldı. Kıyamet Cumadan başka bir günde kopmayacaktır.” “Cuma gününün içinde öyle bir saat vardır ki Allah duaları kabul eder.” buyurmuştur.
En güzel cuma mesajları 2024 sayfası için tıklayın!
Cuma namazının vakti tam öğle namazının vaktidir. Cuma namazı için minarelerde ezan okunur. Camilere gidince önce aynen öğle namazının sünneti gibi, dört rekat cumanın ilk sünneti kılınır. Ondan sonra cami içinde bir ezan daha okunur. Minberde cemaata karşı bir hutbe okunur. Bu hutbeden sonra ikamet alınarak cumanın iki rekat farzı cemaatle aşikare okuyuşla kılınır. Bir farzdan sonra yine öğlenin ilk dört rekat sünneti gibi, cumanın son dört rekat sünneti kılınır. Bundan sonra da ‘Zuhrü ahir’ diye dört rekat namaz kılınır. Arkasından da ‘Vaktin sünneti’ niyeti ile aynen sabah namazının sünneti gibi iki rekat namaz daha kılınır.
12 Temmuz 2024 Tarihli Türkiye Geneli Cuma Hutbesi15 TEMMUZ: MİLLETİMİZİN DESTANSI ZAFERİ
Muhterem Müslümanlar!
Okuduğum ayet-i kerimede Yüce Rabbimiz şöyle buyuruyor: “Onlara, ‘Yeryüzünde fesat çıkarmayın’ denildiğinde, ‘Biz ancak ıslah edicileriz’ derler. Hâlbuki onlar fesatçıların ta kendileridir. Lâkin onlar anlamak istemezler.”1
Okuduğum hadis-i şerifte ise Peygamber Efendimiz (s.a.s) şöyle buyuruyor: “Dini dünyaya alet ederek istismar eden insan ne kötüdür!… Arzu ve isteklerinin kendisini saptırdığı insan ne kötüdür!”2
Aziz Müminler!
Önümüzdeki Pazartesi günü Yüce Rabbimizin yardımı, devletimizin dirayeti, milletimizin cesaretiyle küresel şer odaklarına ve onların taşeronluğunu yapan FETÖ’ye karşı elde ettiğimiz destansı zaferimizin sekizinci yıl dönümü. Bizler, tarihin her döneminde olduğu gibi 15 Temmuz gecesinde de kadınıyla erkeğiyle, genciyle yaşlısıyla bir kez daha omuz omuza verdik. Minarelerden yankılanan salâlar eşliğinde; birlik, beraberlik ve dayanışma ruhuyla hep birlikte meydanlara akın ettik. İstiklâl Şairimizin, “Âsım’ın nesli… diyordum ya… nesilmiş gerçek:/İşte çiğnetmedi nâmûsunu, çiğnetmeyecek” mısralarında ifade ettiği gibi vatanımız ve milletimiz üzerinde oynanmak istenen kirli oyunları hep birlikte boşa çıkardık. 15 Temmuz, aziz milletimizin hiç kimsenin boyunduruğu altına girmeyeceğinin, zalimin karşısında asla eğilmeyeceğinin son örneğidir. 15 Temmuz, azmin ve cesaretin zillete ve korkaklığa galebe çaldığı şanlı bir direniştir.
Değerli Müslümanlar!
15 Temmuz ihanetini gerçekleştiren FETÖ, inancımızı, ibadetlerimizi, milli ve manevi değerlerimizi istismar etmiş, istiklâlimizi ve istikbalimizi hedef almıştır. Sûret-i haktan görünerek vatanımızın bölünmez bütünlüğüne, devletimizin bekasına, milletimizin canına kastetmiştir. Yüce dinimiz İslam’ın en temel kavramlarını kendi çıkarları için kullanmıştır. Gençlerimizi ailelerinden koparmak; kalplerinden vatan sevgisini, millet olma şuurunu, ümmet olma bilincini söküp atmak için her türlü hile ve tuzağa başvurmuştur.
Kıymetli Müminler!
Önümüzdeki Salı ise 10 Muharrem Âşûrâ günü. Peygamber Efendimiz (s.a.s), Âşûrâ gününü içine alacak şekilde bir gün öncesi veya bir gün sonrasıyla iki gün oruç tutmayı bizlere tavsiye etmiştir. Âşûrâ, aynı zamanda Peygamber Efendimiz (s.a.s)’in dünyadaki çiçeğim, reyhanım diyerek sevdiği, cennet gençlerinin efendisi olarak övdüğü torunu Hz. Hüseyin Efendimizin ve çoğu ehl-i beyt-i Mustafa’dan olan yetmişten fazla Müslümanın Kerbelâ’da şehit edildiği gündür. Üzerinden asırlar geçse de bu elim hadisenin acısı hâlâ taptazedir ve hâlâ yüreğimizdedir. Hz. Ali ve Hz. Fâtıma’nın ciğerparesine bu zulmü reva görenler ise ümmet-i Muhammed’in mâşerî vicdanında mahkûm olmuştur ve olmaya da devam edecektir.
Aziz Müslümanlar!
Cennet vatanımızda gözü olanlar, aramıza nifak tohumu ekerek muhabbetimizi ve kardeşliğimizi bozmak isteyenler dün olduğu gibi bugün de hain emellerinden vazgeçmiş değildir. O halde, bu hain tuzaklara bir daha düşmemek için sahih dini bilgiyi, ehil ve güvenilir kişilerden öğrenmeye gayret gösterelim. Göz nuru çocuklarımızı ve geleceğimizin teminatı olan gençlerimizi Kur’an ve sünnet ışığında sağlıklı, dengeli ve şeffaf bir din eğitimiyle buluşturalım. Fitne ve fesadı körüklemek isteyenlere, ümmet coğrafyamızda yeni Kerbelâlar yaşanmasını arzulayanlara karşı uyanık olalım. Birlik ve beraberliğimizden asla ödün vermeyelim. Milletimizin mayası olan ve dini hayatımızı ayakta tutan Anadolu irfanına sahip çıkalım.
Bu vesileyle başta Hz. Hüseyin Efendimiz ve ehl-i beyt-i Mustafa olmak üzere, Bedir’den Malazgirt’e, Çanakkale’den Milli Mücadele’ye, 15 Temmuz’dan günümüze din, vatan ve mukaddesat uğruna şehadet şerbetini içen aziz şehitlerimizi, ahirete irtihal eden kahraman gazilerimizi rahmet, minnet ve şükranla yâd ediyorum. Hayatta olan bütün gazilerimize ise sağlık, sıhhat ve afiyet diliyorum. Yüce Rabbim her daim devletimizi payidar, aziz milletimizi bahtiyar eylesin. Birlik ve beraberliğimize, huzur ve güvenimize kastedenlere fırsat vermesin. Güvenlik güçlerimizi hak ve hakikat mücadelesinde her zaman muzaffer eylesin.
1 Bakara, 2/11,12.
2 Tirmizî, Sıfatü’l-kıyâme, 17.
3 İbn Hanbel, I, 240.
4 Tirmizi, Birr, 11.
5 Tirmizî, Menâkıb, 30.
Cuma günü ve namazı hakkında bilgi
Cuma günü müminlerin hatalık bayramı sayılır. O gün yapılan ibadetler diğer günlere göre daha büyük sevap kazandırır. Kılınan Cuma namazının fazileti pek büyüktür.
Müslümanlar Cuma günü banyo yapar, en temiz elbiselerini giyer, en güzel kokularını sürünüp, güler yüzle sokağa çıkarlar. Cuma için ezan okunduğu vakit her türlü işlerini bırakarak camilere koşarlar. Zira Yüce Allahımız:
“Cuma günü namaz için çağrıldığınızda hemen Allah’ın zikrine koşun. Alışverişi bırakın” buyurmuştur.
Cuma Namazı, müslüman erkeklere farz olan bir ibadettir. Kur’an-ı Kerim’de, olduğu, mutlaka kılınması gerektiği açık açık emredilmiştir. Vakti, öğle namazının vaktidir. Cuma günleri öğle namazı vaktinde bu namaz kılınırsa, öğle namazı da kılınmış sayılır. Dört rekat ilk sünneti, iki rekat farzı, dört rekatta son sünneti vardır. Bu dört rekatlık “Vakit Sünneti” kılmak sevaptır. Farz kılınmadan önce imam minbere çıkıp hutbe okur. Bu hutbenin okunması ve dinlenmesi de Cuma Namazı’nın farzlarındandır.
Cuma namazı kadınlara farz olmadığı halde eğer onlar da cemaatle birlikte Cuma’yı kılarlarsa öğle namazını kılmış sayılırlar.
Cuma namazı hür ve serbest olmayanlara, yolcu olanlara, hasta olanlara, kör olanlara, ayakları olmayan sata kimselere farz değildir. Ama bunlar Cuma’yı kılarlarsa büyük bir sevap kazanırlar.
Cuma Namazı’nı kılabilmek için imam dahil en aşağı üç kişinin bulunması, Cumanın kılınan yerin herkese açık olması gerekir.
Şartlarına uygun bir Cuma namazı kılmak için abdest alınıp camiye gelinir. Sonra Cuma’nın 4 rekatlık ilk sünnetini kılkmak için kalkılır. “Niyet ettim Allah rızası için Cuma namazının ilk sünnetini kılmaya” diyerek tekbir alınır. Sübhaneke, euzu besmele, Fatiha ve bir sure okunarak rüku ve secdelere gidilir. İkinci rekatta Fatiha ve bir sure okunup oturulur. Sadece Ettahiyatü duası okunup kalkılır. Besmele, Fatiha ve bir sure okuyarak üçüncü ve dördüncü rekatlar tamamlanır.
Bu arada imam hutbe okumak üzere minbere çıkar. Cemaat büyük bir dikkatle onu dinler. Zira hutbeyi dinlemek farzdır. Hutbeden sonra imam mihraba geçer. Artık Cuma’nın iki rekatlık farzı kılınacaktır. Bunun için “Niyet ettim Allah rızası için Cuma Namazı’nın farzını kılmaya, uydum hazır olan imama” denilir. Herkes içinden sübhanekeyi okur, sonra imam açıktan Fatiha ve bir sure okur. Cemaat imamı dinler. Kendileri bir şey okumaz. Sonra rüku ve secdelere gidilerek iki rekat tamamlanır.
Farz cemaatle kılındıktan sonra Cuma’nın son sünneti niyetiyle dört, Ahir Zuhur niyetiyle dört ve Vaktin sünneti niyetiyle iki rekat namaz daha kılkınır. Ahir zuhur namazının aynen Cuma’nın ilk sünneti gibi kılmak daha sevaptır.
Cuma namazı kimlere farzdır?
Şu şartları taşıyan kişiye Cuma namazı kılmak farz olur:
1. Müslüman olmak,
2. Akıllı olmalı,
3. Ergenlik çağına gelmiş olmak,
4. Erkek olmak,
5. Hür ve serbest olmak,
6. Mukim olmak (misafir olmamak),
7. Sağlıklı olmak,
8. Kör olmamak,
9. Ayakları sağlam olmak.