Akabe, Mekke-i Mükerreme ile Mina arasında bir yerdir. Burada iki defa biat gerçekleşmiştir. Resûl-i Ekrem hazretleri her sene hac mevsiminde Mekke’nin dışına çıkar, taşradan gelenlere İslâmiyet’i tebliğ ederdi. Peygamberliğinin on birinci senesinde Medine’den gelen bir topluluk, Akabe mevkiinde Resûl-i Ekrem ile görüşüp Müslümanlığı kabul etmiş ve geri döndüklerinde Medine’de İslâmiyet’i yaymaya başlamışlardı.
Peygamberliğin on ikinci senesinde Medine-i Münevvere halkından Es’ad b. Zürâre ile arkadaşları Resûl-i Ekrem ile Akabe mevkiinde buluşarak İslâmiyet üzerine biat ettiler. Buna “Birinci Akabe Biatı” denildi.
Peygamberliğin on üçüncü senesinde de Hazrec ve Evs kabilelerinden yetmiş üç erkek ile iki kadın Akabe mevkiinde Resûlullah ile görüşüp kendilerini Medine-i Münevvere’ye davet etmişlerdi. Buna da “ikinci Akabe Biatı” denilmiştir.
Birinci Akabe Biatı
Birinci Akabe Biatı risâletin 12. yılında olmuştur. İlk görüşmelerinin üzerinden bir sene geçip, hac mevsimi gelince, içlerinde bir sene önce İslâmla şereflenmiş bulunan altı kişinin de bulunduğu 12 kişilik bir kafile Mekke’ye doğru yola çıktı.
Akabe denen küçük ve dar vadide, bir gece vakti gizlice Resûl-i Ekremle buluşarak görüştüler. Peygamber Efendimiz’e biat ettiler ve bundan böyle Allah’a şirk koşmayacaklarına, zina ve hırsızlık yapmayacaklarına, iftiradan sakınacaklarına, evlâtlarını öldürmeyeceklerine, Hz. Peygamber’in (sav) emirlerine uyacaklarına ve Allah uğrunda kimsenin kınamasından çekinmeyeceklerine dair söz verdiler. Bu olaya Birinci Akabe Biati denildi.
Birinci Akabe Biatı’ndan sonra Hz. Peygamber (sav) Mus’ab b. Umeyr’i Yesrib’e gönderdi. Mus’ab bir yıl boyunca orada İslâm’ı anlattı. Yesrib’li müslümanların sayısı günden güne arttı.
İkinci Akabe Biatı
İkinci Akabe Biatı risâletin 13. yılında olmuştur. Hac mevsiminde Hz Peygamberle (sav) görüşmek için Mekke’ye gelen Yesribliler artık yetmiş beş kişiydi. Sevgili Peygamberimiz (sav) onlarla da Akabe’de buluştu. Henüz müslüman olmayan amcası Abbas da beraberindeydi. Yesribliler Hz. Peygamberi (sav) kendi şehirlerine davet ettiler. Abbas, onlara Hz. Muhammedi (sav) memleketlerine götürdükleri zaman çeşitli sıkıntılarla karşılaşabileceklerini, müşrik kabilelerin onlara düşmanlık yapabileceklerini hatırlattı. Böyle bir durumda onu düşmanlarına teslim edeceklerse bu işten şimdiden vazgeçmeleri uyarısında bulundu. Yesribliler canlarını, mallarını, çocuklarını ve kadınlarını korudukları gibi onu koruyacaklarına; rahat günlerde de sıkıntılı zamanlarda da ona itaat edeceklerine; bollukta da darlıkta da gerekli malî fedakârlıkta bulunacaklarına; iyiliği emredip kötülüğe engel olacaklarına; hakka bağlı olma konusunda hiç kimseden çekinmeyeceklerine dair söz vererek Hz. Peygamber’e (sav) biat ettiler. Bu olaya da İkinci Akabe Biati denildi.