Sâime denilen hayvanlar, senenin yarısından fazla bir zaman mubah meralarda, kırlarda sadece sütleri alınmak, üremeleri veya semizleşmeleri sağlanmak maksadıyla otlayıp duran ehlî hayvanlardır.
Ehlî hayvanlar altı kısımdır. Bunlar koyun, keçi, sığır, manda, at ve deveden ibarettir.
Ehlî hayvanlardan sâime oldukları takdirde zekât alınır mı?
Evet, bu hayvanların cinslerine göre senede bir defa belirli miktar zekât alınır. Ancak atlarda ihtilaf vardır.
Sâime olan koyun ve keçilerin zekâtı nasıldır?
Sayıları kırktan aşağı değilse zekât gerekir. Kırk koyundan bir koyun zekât için ayrılır. Kırktan sonra 121 koyuna kadar zekât gerekmez, bunlar affedilmiştir. 121 koyundan 200 koyuna kadar iki koyun zekât verilir. Sonra bu oran değişir. Keçi de böyledir. Bunlar bir cins sayılır.
Sığırlar ile mandaların zekâtı ne şekilde verilir?
Bunların nisabı otuzdur. Bundan az ise zekât gerekmez. Otuz sığırdan kırk sığıra kadar zekât olarak iki yaşına girmiş erkek Veya dişi bir buzağı verilir. Sonra oran değişir.
Develerin nisabı nasıldır?
Bunların nisabı beştir. Eğer beşten az olursa zekât gerekmez. Birer yaşlarını bitirmiş beş deve için bir koyun zekât verilir. Fazlası on deveye kadar muaftır. On deveden yirmi beş deveye kadar her beşte, bir koyun verilir. Tam yirmi beş deve için de iki yaşına girmiş bir dişi deve yavrusu verilir. Sonra oran değişir. .
Atlar için zekât verilmesi gerekir mi?
Bu konuda bir açıklama gereklidir. Ticaret için olmayan atlar, İmâmeyn’e göre -sâime olsunlar olmasınlar- dişileriyle erkekleri karışık bulunsun veya bulunmasın zekâta tâbi değillerdir. Fetva da buna göredir. İmâm-ı Âzam ile İmam Züfer’e göre ise sâime olup erkekleri ile karışık bulunan hergele (bineğe veya yük taşımaya alıştırılmamış at) ve at cinsi zekâta tâbidir. Kıymetlerinin kırkta biri oranında zekât gerekir.
Ancak ticaret için olmayan sade erkek atlar, sâime olsalar da İmâm-ı Azam’ın bir görüşüne göre zekâta tâbi olmazlar. Sâime bulunan, sade kısraklar ise İmâm-ı Azam’a göre zekâta tâbidirler.