Ramazan-ı şerifin belirlenmesinde kamerî aylara (ay takvimine) itibar edilir. Buna göre her kamerî ayın başlangıcı, ya hilali görmekle ya da ondan önceki ayın günlerini otuza tamamlamak suretiyle sabit olur.
Kimlerin hilali görmesi yeterlidir?
Hava açıksa hilali büyük bir cemaatin görmeleri gerekir. Bu büyük cemaatin müslüman olmaları şart değildir. Hava açık olmadığında ise ramazan-ı şerif hilalini akıllı, bulûğa ermiş ve adalet sahibi birinin veya hali bilinmeyen yani adalet ve bozgunculuk vasıflan bilinmeyen bir müslümanın haber vermesi yeterlidir. Bu kişinin kadın olması da câizdir.
Diğer ayların hilalini ise en az iki şahidin görüp haber vermesi gerekir.
Ramazan-ı şerif hilali görülmezse ne yapılır?
Bu durumda şaban-ı şerifin günleri otuza tamamlanır. Ertesi gün ramazan orucuna başlanır. Hanefî âlimlerine göre bu konuda yıldız ilmiyle ilgilenenlerin sözlerine bakılmaz. Şâfiîler’den yalnızca İbn Sübkî bu görüştedir.
Hilalin sabit olması konusunda ayın ve güneşin doğuş yerlerinin farklı zamanlarda olmasına bakılır mı?
Hayır bakılmaz. Aym ve güneşin doğdukları yerler ve vakitler, beldelere ve kıtalara göre farklı olsa da oruç konusunda bu farklılığa bakılmaz.
Bir beldede ramazan hilali görülse de bu olay diğer bir beldede hâkimin huzurunda iki şahidin şahitliğiyle bir tasdike bağlı olsa veya bu ikinci beldede bunu haber verenler yalan söylemeleri mümkün olmayan bir topluluk haber verse, bu belde ehlinin de oruca başlaması gerekir.
Bir beldede ramazan-ı şerifin otuz gün olduğu sabit bulunsa ve ramazanı yirmi dokuz gün tutmuş olan başka bir belde ahalisi de sonradan aym otuz gün olduğunu kabul etse bu belde müslümanlannın kir günlük kazâ orucu tutmaları gerekir.