Taalluk-i iktizâ, kesin teklif şeklindeki taleptir.
“Namazı kılın” (Bakara 2/43) emrindeki namaz kılınmasını talep gibi. Taalluk-i tahyîr, mükellefin yapıp yapmama hususunda serbest bırakıldığı taleptir. Bu şekildeki bir hitabın eseri ise mubahlıktır, avlanmanın câiz oluşu hakkındaki âyet gibi. Taalluk-i vaz’ ise dinî bir vazifenin yerine getirilmesi için gösterilen bir vakit ve akdin sıhhati için şart olan şahitlerin varlığıyla ilgili hitapların gereğidir. Bunlar şari-i mübinin vaz’ ve tayininin gereğidir.
Bir şeydeki rükün, illet, şart ve sebep olma durumu tamamen vaz’i birer hükümdür.