Vücud sözlükte “var olma, bulunma; varlık” gibi anlamlara gelir. Vücûd, İmam Ebül-Hasan el-Eş’arî’ye göre gerek varlığı zorunlu olanda (Allah) gerekse varlığı zorunlu olmayanlarda hakikatin yani gerçekliğin kendisidir. Müslüman filozoflara göre vücûd, varlığı zorunlu olan(a göre) mahiyetin kendisinden ibarettir. Varlığı mümkün olanlarda ise mahiyetin üzerine bir ilavedir. Üçüncü görüşe göre vücûd, varlığı zorunlu olanda da varlığı mümkün olanda da hakikat üzerine ilavedir. Bu halde bir insanın vücudu onun hakikatinden başka bir şeydir.
İbn Sînâ’ya göre vücûd, ikinci ma’kûlâttandır (akledilebilen şeylerdendir). Ayanda (alem’de) vücûd diye bir şey yoktur. Ancak mevcut vardır. Mevcuttaki vücûd ise farazî bir hadisedir.