Zekâtın kimlere verileceği Tevbe sûresinin 60. âyetinde bildirilmektedir. İşte buna göre zekat anlamı ve Zekat verilecek kimseler hakkında bilgi.
Zekat lügat deyiminde temizlik, bereket, çoğalma, güzel övgü manalarını taşır. Din deyiminde ise; “Bir malın belli bir mikdarını, belli bir zaman sonra hak sahibi olan bir kısım müslümanlara Yüce Allah’ın rızası için tamamen temlik etmek (mülkiyetine geçirmek) tir.”
Zekât Verilebilecekler
• Fakirler: Nisap miktarı mala sahip olmayan ya da sahip olduğu halde malı ihtiyaçlarını karşılamaya yetmeyen kimselerdir.
• Miskinler: Bir günlük yiyeceğe bile muhtaç olan, hiçbir mala sahip olmayan yoksullardır.
• Boyunduruktan kurtarılması gerekenler: Köleler, düşman elinde bulunan esirler ve sömürge altındaki müslümanlardır.
• Borçlular: Borcundan fazla olarak nisap miktarı mala ya da paraya sahip olamayan kimselerdir.
• Yolcular: Yolculuktayken çeşitli sebeplerden ötürü yola devam etme ve memleketindeki malına veya parasına ulaşma imkânı bulunmayan kimselerdir.
• Zekât memurları: Devlet adına zekât toplama görevini yerine getiren memurlardır. Peygamberimiz (sav) döneminden itibaren uzun bir süre zekât, devlet aracılığıyla toplanıp gerekli yerlere dağıtılıyordu. Bu görevi yerine getiren memurların maaşları da toplanan zekâttan verilmekteydi.
• Kalpleri ısındırılmak istenenler: Müslüman olmuş ancak imanları henüz pekişmemiş olanlar, insanların İslâm’a girmelerinin önündeki engelleri kaldırabilecek kimseler, Müslüman olması ümit edilenler, İslâm’a ve Müslümanlara zarar vermelerinden endişe edilenler bu kapsamda yer alır.
• Allah yolunda: İslâm’ın yücelmesi ve Müslümanların bekası için sergilenen faaliyetlerde bulunan kişi veya kuruluşlar.