Müslümanların birlikteliklerinin dayanağı olan kardeşlik, inanç ve gönül yakınlığıyla sıkı sıkıya kurulmuş olan bağı ifade eder. En güçlüsünden bir gönül bağı… Kalplerin en sıcak ülfet ve muhabbeti… Ruhların beraberliğinin en yücesi… Uzun yolları meşakkatleri göze aldıran bir yakınlık…
Kardeşliğin yuvası hısım akraba ilişkisinden daha yukarılarda bir yerdedir; menfaatten, çıkardan, garazdan, ivazdan uzak bir iklimdir kardeşlere sunduğu.
Dönüp duran bir tekerlek gibidir hayat ve insanlar bu tekerleğin tam göbeğindeki “kardeşlik” adlı poyraya bağlı parmaklardır. Kırılınca bu parmaklar, tekerlek artık çıkar tekerlek olmaktan; yaşanmaz olur hayat. Onun içindir ki bilir kardeşler, kardeşliğin birlik ve beraberlik olduğunu; birbirlerini bütünleyerek yekpare sağlam bir bina oluşturduklarını. Birinin derdi kederi bütün kardeşlerini ilgilendirir. Birinin mutluluğu sevinci hepsinin gönencidir. Aynı anne babanın çocukları değildirler belki, ama aynı duygu, düşünce ve inançları paylaşmaktan doğan bir kardeşlik havasını çekerler içlerine, etraflarına da aynı havayı estirirler. Özveri olduğunu düşünmeden, kafalarında en ufak bir soru oluşmadan sahip olduklarını paylaşırlar. İyi niyet ve tam bir samimiyetle birbirlerine destek olur, yardımlaşırlar. Birbirleri için hayırlar, güzellikler dileyip birbirlerinin üzerine titrerler. Hasta mı oldu kardeşi, kendisi hasta olmuş gibi üzülür. Sıkıntısı mı var kardeşinin, kendi sıkıntısını unutup onunkine koşuverir. Ve birbirlerine karşı samimi ve açıktırlar; kendi dalgalarının meddini de cezrini de çekinmeden açarlar kardeşler birbirlerine.
Kardeşlik duygusuyla dolu bir insan diğerkâm, kadirşinas, vefalı, merhametli, mütevazi, affedici, özverili, samimi, sadık bir kişidir.
Kardeşlik duygusundan uzak bir insan küçük gören, alaycı, bencilce tavırları, düşüncesizliği, kibri ve tutarsızlığı sebebiyle yalnızlığa mahkûmdur. Ondan başa kakma, umursamama, ilgisizlik ve duyarsızlık beklenebilir.
Kardeşliğin hâkim olduğu bir toplumda çıkar değil samimiyet, bencillik değil diğerkâmlık, zorunluluk değil gönüllülük, zulüm değil adalet ve merhamet görülür. Bu toplumu oluşturan insanların aralarındaki ilişkiyi isimlendirmek için en çok kullanılan kelimeler dost, arkadaş, ahbap, gönüldaş, sırdaştır ve bu toplumda hiç duyulmayacak üç kelime kin, nefret ve düşmanlıktır.