Hz. Peygamber sallallahu aleyhi vesellem’in cihadla ilgili adet ve davranışları şöyleydi: Orduyu bir sefer veya göreve gönderirken ordu komutanına, özellikle küçük günahlardan sakınmasını ve arkadaşlarına iyi davranmasını tavsiye eder ve sonra bütün orduya dönerek:
“Allah yolunda Allah’ın adıyla düşmanlara karşı savaşın. Allah’ı inkâr edenlerle savaşın. Aşırılıktan sakının, sözünüzde durmamaktan ve ihanetten sakının. Erkeklerin burnunu, kulağını kesmeyin, çocukları öldürmeyin” buyururdu.
Bundan sonra cihadın şartlarını anlatır, ordu hareket geçerken de şu kelimeleri söylerdi:
“Dininizi, emânetlerinizi ve hareketlerinizin sonuçlarını Allah’a havale ediyorum.”
Bizzat kendisi cihada katılıp da savaş alanına gece ulaşırsa, sabahı bekler ve sabah olunca hücuma geçerdi. Eğer sabahleyin hücuma geçme fırsatı olmazsa, öğleden sonra hücuma geçerdi. Bir yeri ele geçirince adalet ve düzeni tesis etmek için orada üç gün kalırdı. Fetih ve zafer haberi gelince Allah’a şükür için secdeye kapanırdı. Cihadda, savaş alanına bizzat kendisi de çıkarak savaşırsa şöyle dua ederdi:
“Ey Allahım! Sen, elim-kolumsun. Benim yardımcımsm. Sana dayanarak kendimi savunuyor, Sana dayanarak saldırıyor ve Sana güvenip savaşıyorum.”