Sevinçten uçmak deyiminin anlamı
Çok sevinmek.
Örnek: Okul birincisi olduğu kesinleşince, adeta sevinçten uçuyordu.
Sevinçten ağzı kulaklarına varmak deyiminin anlamı
Çok sevinmek.
Örnek: Babası yeni telefon almış, sevinçten ağzı kulaklarına varıyor.
Örnek 2: Sınavdan yine tam puan almış, sevinçten ağzı kulaklarına varıyor.
Sevinçten deliye dönmek deyiminin anlamı
Çok fazla sevinmek.
Örnek: Sınavı kazandığını öğrenince sevinçten deliye döndü bizim oğlan.
Örnek 2: Söyleyeceklerimi duyunca sevinçten deliye döneceksiniz.
Sevinç gözyaşları dökmek deyiminin anlamı
Sevinçten ağlamak.
Örnek: Düğünde, gelin ve damat sevinç gözyaşları döküyordu.
Örnek 2: Artık sevinç gözyaşları dökme zamanı geldi.
Örnek 3: Gözlerden dökülen sevinç gözyaşlarının sebebi sensin canım.
Örnek 4: Gözlerimden sevinç gözyaşları süzülüyor, bu ne güzel manzara Allah’ım.
Sevinçten havalara uçmak deyiminin anlamı
Çok sevinip mutlu olmak.
Örnek: Doğum günü hediyesini gören çocuk, sevinçten havalara uçtu.
Örnek 2: Bir mesajın gelse de sevinçten havalara uçsam.
Örnek 3: Sevinçten havalara uçmak için sonucun açıklanmasını bekliyordu.
Sevinci kursağında kalmak deyiminin anlamı
Gerçekleşmek üzere olan bir istek nedeniyle sevinmişken, çıkan bir engel yüzünden sevinemez duruma düşmek.
Örnek: Hasta olunca sevinci kursağında kaldı.
Sevincinden ağzı kulaklarına varmak deyiminin anlamı
Çok sevinmek.
Örnek: Babası yeni telefon almış, sevincinden ağzı kulaklarına varıyor.
Örnek 2: Sınavdan yine tam puan almış, sevincinden ağzı kulaklarına varıyor.
Sevindirik olmak deyiminin anlamı
Bir şeye çok sevinmek.
Örnek: Biz, ikinizin nişanlanmasına sevindirik olduk.
Sevinç yaşları dökmek deyiminin anlamı
Sevinçten ağlamak.
Örnek: Düğünde, gelin ve damat sevinç yaşları döküyordu.
Örnek 2: Artık sevinç yaşları dökme zamanı geldi.
Örnek 3: Gözlerden dökülen sevinç yaşlarının sebebi sensin canım.
Örnek 4: Gözlerimden sevinç yaşları süzülüyor, bu ne güzel manzara Allah’ım.