Masrafa girmek deyiminin anlamı
* Bir iş ya da yapım için çok para harcamak.
* Bir maddi külfetin altına girmek,çok para harcamak, bütçeyi aşan harcamalarda bulunmak.
Örnek: Evi yaptılar ama çok da masrafa girdiler.
Örnek 2: Düğün yaparken çok masrafa girdim.
Örnek 3: Hayırsever iş adamımız bu okulu inşa edene kadar çok masrafa girdi.
Masrafı çekmek deyiminin anlamı
* Bir grupla yapılan harcamaları üstlenmek, hepsini ödemek.
* Bir iş için gereken parayı ödemek, gideri karşılamak.
Örnek: Yarınki gezide bütün masrafları Ahmet çekecekmiş.
Örnek 2: Yapılacak kimsesiz çocukların sünnet masrafları ben çekecem.
Masraf kapısı açmak deyiminin anlamı
Para harcamayı gerektiren bir işe girişmek.
Örnek: Durup dururken kendimize masraf kapısı açtık.
Masraf etmek deyiminin anlamı
Para harcamak.
Örnek: Bir düğün için, bu kadar masraf etmek doğru mu?
Örnek 2: Evlatları için, masraf etmekten çekinmezler.
Örnek 3: Boş yere bana masraf ettirme.
Masraftan çıkmak deyiminin anlamı
Umulmadık bir anda para harcamak zorunda kalmak.
Örnek: Masraftan çıkacağımızı bilseydim, seninle alışverişe çıkmazdım.
Masraf görmek deyiminin anlamı
Alışveriş veya ödeme işlerini yapmak.
Örnek: Eşiyle beraber, haftalık masraf görmeye gittiler.