İflahını kesmek deyiminin anlamı
* Daha iyi bir duruma gelemez hâle getirmek.
* Gücünü tamamiyle yok edip bir daha karşı koyamayacak, düzelemeyecek, iş yapamayacak duruma getirmek.
Örnek: Ben adamın iflâhını keserim, anladın mı?
İflahı kesilmek deyiminin anlamı
Çaresiz kalmak.
Örnek: Borç ödemekten iflahım kesildi.
Örnek 2: İflahım kesilinceye kadar yüzmeye devam ettim.
İflah olmamak deyiminin anlamı
* Onmamak, düzelmemek.
* Doğru davranışta bulunmamak.
Örnek: İflah olmayacak bir sevdaya düştüm.
Örnek 2: İflah olmaz bir hastalığın pençesinde savaşıyor.
Örnek 3: Sen ne iflah olmaz bir insansın be Kadir!
Örnek 4: Senin bu kız iflah olmaz.
İflah olmak deyiminin anlamı
Kötü, güç bir durumdan kurtulmak, iyi bir duruma gelmek, onmak, düzelmek.
Örnek: Sen bu kafayla gidersen asla iflah olmazsın.
Örnek 2: İşe başladığımdan beri uyku düzenim iflah oldu.
Örnek 3: Onca günaha rağmen tövbe edip iflah oldu.