Ufak tefek deyiminin anlamı
* Çok gerekli olmayan, küçük, önemsiz.
* Kısa boylu, zayıf (canlılar).
Örnek: Çantasında ufak tefek eşyaları vardı.
Örnek 2: Ufak tefek işlerim vardı.
Örnek 3: Bize yol gösteren ufak tefek bir adamdı.
Ufak tefek görüp de Karamürsel sepeti sanmak deyiminin anlamı
Dış görünüşüne bakarak bir kimse veya şeyi ufak, önemsiz saymak.
Örnek: Beni ufak tefek görüp de, Karamürsel sepeti mi sandın!
Örnek 2: Ben seni ufak tefek görüp de Karamürsel sepeti sanıyordum, meğer yanılmışım.
Ufak çapta deyiminin anlamı
Aslına göre önemsenmeyecek kadar küçük olan.
Örnek: Yolda gelirken ufak çapta bir kaza geçirdik ama ucuz atlattık.
Ufak tefek görüp de Karamürsel sepeti zannetmek deyiminin anlamı
Dış görünüşüne bakarak bir kimse veya şeyi ufak, önemsiz saymak.
Örnek: Beni ufak tefek görüp de, Karamürsel sepeti mi zannettin!
Örnek 2: Ben seni ufak tefek görüp de Karamürsel sepeti zannediyordum, meğer yanılmışım.
Ufağını tefeğini toplamak deyiminin anlamı
Kendine ait ne varsa toplamak.
Örnek: Ufağını tefeğini toplayıp bize geliyorsun.