Tavşana kaç tazıya tut deyiminin anlamı
* Birbirine karşıt iki tarafı da destekler görünmek, ikili oynamak.
* Birbirine karşı olan tarafları çatışma için kışkırtma, davranışlarında yüreklendirme.
Tazıya dönmek deyiminin anlamı
* Oldukça zayıflamış olmak.
* Sırılsıklam, çok ıslanmış olmak.
Örnek: Kız sen iki ayda tazıya dönmüşsün.
Örnek 2: Şemsiyeniz yok muydu? Tazıya dönmüşsünüz.
Tazı gibi deyiminin anlamı
* Çok zayıf ve ince kemikli kimse.
* Çok hızlı kimse.
Örnek: Tazı gibi kadınım, ne yesem yakıyorum.
Örnek 2: Tazı gibi koşup bize yetişti.
Tazıya muska yazmak deyiminin anlamı
Çıkar elde etmek için karşısındaki insanın saflığından faydalanmak.
Örnek: Tazıya muska yazmasını iyi bilirsin.
Örnek 2: Amacın tazıya muska yazmaksa ben daha fazla beklemeyeyim.
Tazı o tazı ama çulu değişmiş deyiminin anlamı
* Bildiğimiz sıradan biri iş başına geçmiş.
* Giyinişini düzeltmiş olduğu için tanınmaz olmuş.
Örnek: Tazı o tazı ama çulu değişmiş, Mert müdür olmuş.
Örnek 2: Ahmet’in oğluymuş o, tazı o tazı ama çulu değişmiş de biz bilememişiz.
Tazının çullusu da bir çulsuzu da deyiminin anlamı
Kişi çok kötü bir duruma düşmüş ise süslü giysiler içinde olması durumunu değiştirmez, iyileştirmez.