Alın teri dökmek
* Bir şey için çaba harcamış olmak.
* Zahmetli iş görüp çok emek vermek.
* Bir işte yada bir olayda çok çalışarak o iş için emek vermek ve yorulmak anlamlarına gelen bir deyimdir.Terlemek demek yorulmak ve çok çalışmak anlamlarına gelmektedir.
Örnek: Alın teri dökmeyenler, emeğin ne olduğunu bilemezler.
Alın yazısı
* Kader, talih, yazgı.
* Alın yazısı, daha doğmadan önce insanın başına gelecek şeylerin Cenâb-ı Allah tarafından takdir edilmesi
Örnek: Ben seni çok seviyorum. Çünkü sen benim alın yazımsın.
Alın damarı çatlamak
Utanç duyulacak şeyleri sıkılmadan yapmak, utanmayı bırakmak, yüzsüz olmak.
Örnek: Ar damarı çatlamış bu adamdan ne umuyorsun anlamadım bir türlü.
Alnı açık yüzü ak
* Yaptığı her şeyin hesabını verebilmek, geçmişinde utanılacak bir işi olmamak.
* Herhangi bir ayıbı, çekinecek bir durumu olmamak, iffetli ve şerefli olmak.
* Utanılacak korkacak yada endişe edecek bir durumu olmamak. Dürüst ahlak sahibi ve herkesin takdir ettiği insanlar için söylenmektedir.
* Yaptıklarından emin olan doğru ve dürüst olanların hareketlerinde utanılacak yada yüz kızartıcı bir durumun olmadığını açıklamak için kullanılan bir deyimdir.
Örnek: İşte alnı açık yüzü ak meydandayım; çıksınlar karşıma.
Alnını karışlamak
* Meydan okuma sözdür.
* Kendi gücünden ve karşısındakinin güçsüzlüğünden şüphesi olmamak.
* Bir işin çok güç olduğunu, yapılamayacak kadar zor olduğunu anlatır.
* Küçümseyerek meydan okumak, tehdit etmek.
Örnek: Beni polise bildirenin alnını karışlarım.
Alnının akıyla çıkmak
* Bir işi hakkıyla bitirmek.
* Kötü bir suçlamadan suç suz olduğu anlaşılarak kurtulmak.
* Küçümsenecek, ayıplanacak bir duruma düşmeden; tertemiz, şerefiyle, başarılı olarak o işi layıkıyla yerine getirmek anlamına gelmektedir.
* İnsanların başarması zor olan işleri başarmaları anlamına gelmektedir.Zor güç işleri başarmak için büyük emekler harcayan insanların o işi başardıklarını belirtmek için kullanılır.
Örnek: Allah’ın izniyle bu işten alnımın akıyla çıkacağım.
Örnek 2: Bu işten de çok şükür alnımın akıyla çıktım.
Örnek: Çetin ve çetrefil bir cümlenin içinden yüzünüzün akıyla çıktığınızda ‘Bu cümle bundan iyi çevrilemezdi, diye kendinize “Aferin!” demenin mutluluğuna sınır çizilemez.
Alnının ar damarı çatlamak
* Utanması kalmamak.
* Çok çaba sarf etmek, yorulmak.
* Başarmak için çok sıkıntı çekmek, çok çaba sarf edip emek vermek.
Örnek: O yolu açıncaya kadar benim alnımın damarı çatladı, sen ne halt etmeye bozuyorsun?
Alnına kara sürmek
Bir kimsenin haksız yere kötü tanınmasına yol açmak.
Alnında yazılmış olmak
Bir olayın, kişinin başına gelmesini Allah yazmış olmak.
Alnından öpmek
Bir kimseyi beğenmek, kutlamak, takdir etmek.
Örnek: Yarışı kazandığımda beni alnımdan öpmüştü.
Alnının kara yazısı
Kötü talih, kötü baht, kötü yazgı.
Örnek: Ne yapayım, alnımın kara yazısı böyleymiş.
Örnek 2: Alnımın ne kara yazısı varmış. (H. R. Gürpınar)