Jean Racine Hayatı, biyografisi, eserleri. Jean Racine kimdir? Jean Racine ve eserleri ile ilgili bilgi.
Jean Racine, Fransız tragedya şairidir. (La Ferte-Milon 1639 – Paris 1699). kuların anlatılması) 1655 sonrasında Port-Royal”de de zamanının ünlü eğitmenlerinin önünde yetişti. 1658′de Paris”e gidip felsefe öğrenimine başladı, başkentin edebiyat-sanat çevrelerine sokuldu, La Fontaine”in eliyle ulaştırdığı bir kutlama şiiri, kralca ödüllendirildi (Louis XIV, 1660, La Nymphe de la Seine: Seine”in Perisi).
Tiyatro edebiyatına yönelerek Thebaide eserini sahnelettiyse de başarıya ulaşamadı (1664). Ardından adını hemen duyuran ve yayan bir tragedya ile başarıya ulaştı: Alexandre ile Grand (Büyük İskender, Aralık 1665). 1667′den başlayarak sanatının en cömert ve güçlü dönemini yaşadı; verimli ve özgün kaleminin şiirleştirdiği tiyatro eserleri, tragedyanın yorumuna yeni ölçüler getirdi, aşk ve tutkunun ön plânda işlendiği psikolojik boyutları kazandırdı. Corneille (1606-1684) yanlılarına karşı, sarayın da tuttuğu bir yenilik zaferi oldu: Andromaque (1667), Les Plaideurs (Davacılar) 1668, Britannicus (1669), Bérénice (1670), Bejazet (Beyazıt) 1672, Mithridate (1673), İphigénie (1674), Phedre (1677). 1673′de Fransız Akademisi”ne üye seçildi.
1677 sonrasında yaşamına da yaratıcılığına yön değiştiren birkaç neden oluştu: Sarayın resmi tarihçiliğine
atanması ve krala olan yakınlığı, evlenmesi. Yine de 12 yıl sonra tragedya şairliğine döndü. Dinsel ağırlıklı iki eser yazdı: Esther (1689), Athalie (1691). Tüm inancıyla yazdığı bu eserlerin softaların baskısıyla oynatılmadığını görünce kırıldı; özel yaşamındaki koyu Hıristiyanca yaşamın bile inandırıcı görünmemesi karşısında küstürücü bir suskunluğa gömüldü. Kralın (XIV. Louis) yakın ilgisine karşı bile Port-Royal ilkeleriyle direnince ruhsal bir yalnızlığın içine düştü, hastalandı, kısa sürede de öldü.
17. yüzyıl Fransız Klasikçiliğinin büyük adları arasında yer alan Racine (ötekiler corneille, Moliere, Boileau…) hem bu akımın tiyatro kurallarına uymuş, konularını Yunan-Latin tarihlerin üstün kişilerinden alarak üç birlik kuralı gereğince işlemiş,
hem de çağının modern yaşamının yakın ilişkileri içinde aşkın kazandığı yeni değerleri savunarak dikkati çekmiştir. Bütün tragedyalarında asıl amaç olan katharsis (tutkuların anlatılması) gözden uzak olmadığı gibi tragedya kahramanının içine düştüğü seçimsiz ve çözümsüz trajik sorun da ön plandadır. Andromak; ölen eşi Hektor”a duyduğu kutsal bağlılıkla eline düştüğü Pyrrhus”un tutkusu arasında umarsızdır. Pyrrhus da eski nişanlısı Hemione”ye duyduğu söz namusuyla Andromakhe”ye karşı içinde doğan arzunun arasında kıvranır. Phedre”in üvey oğlun duyduğu tutkuyla kıskançlığı, eşine saygısıyla vicdan azabına yenilişi aynı ölçüdedir. Bu yüzden Racine, Fransız Edebiyatı”nın en güçlü şairlerinin önünde gelir.