Ahmet Mithat Efendi Kimdir? Ahmet Mithat Efendi hayatı, Ahmet Mithat Efendi biyografisi, Ahmet Mithat Efendi eserleri, Ahmet Mithat Efendi edebi kişiliği, Ahmet Mithat Efendi hakkında bilgi.
AHMET MİTHAT EFENDİ (1844-1912)
Halka okuma zevkini aşılıyan ilk büyük gazeteci ve romancılarımızdandır. İstanbul”da doğdu. Babasını genç yaşta kaybettiği için büyük sıkıntılara düştü. Çalışmak zorunda kalarak bir aralık Mısırçarşısında aktar çıraklığı bile etti. Sonradan ağabeysi Hafız Ağa ile muhtelif vilayetlerde dolaştı. Mithat Paşa Tuna valisi iken, dikkatini çekti, kendisinden yardım gördü. Hatta adının sadece Ahmet olduğu, «Mithat»ı kendisine Mithat Paşa”nın verdiği söylenir.
Seyahatleri sırasında her gittiği yerde okuyan, bu arada Doğu kültürüyle birlikte Fransızca da öğrenen Ahmet Mithat Efendi ilk yazılarını «Tuna» gazetesinde yayınlayarak gazeteciliğe başladı. İstanbul”a geldikten sonra bir yandan «Ceride-i Askeriye» gazetesinin başyazarlığını yaparken, bir yandan da evinde matbaa kurarak yayınlara başlamıştı. Yazdığı kitapları, «Dağarcık» adlı mecmuasını bütün ev halkı birlikte dizip basar, aktarlara, tütüncülere dağıtarak geçinmeye çalışırlardı. Bir aralık mecmuasında çıkan ve din aleyhinde görülen bir yazıdan ötürü Namık Kemal ve Ebüzziya ile birlikte Rodos”a sürüldü. Orada üç yıl kaldıktan sonra 1876 da İstanbul”a dönerek tekrar gazeteciliğe başladı. «Uss-ü İnkılap» adlı eserinden ötürü II. Abdülhamit”in gözüne girerek, Devlet matbaası olan Matbaa-i Amire ve «Takvim-i Vekayi» gazetesi müdürü oldu. Onun gazetecilik şöhretini en çok 1878 de çıkmaya başlıyan «Tercüman-ı Hakikat» gazetesi sağladı. Bu gazetede, kendisinden başka, damadı Muallim Naci, Ahmet Rasim ve Hüseyin Rahmi de çalışıyordu.
Bir yandan gazetecilik yapan, durmadan kitap çıkaran Ahmet Mithat Efendi, bir yandan da muhtelif memurluklarda bulunmuştur. 1885 te Karantine başkatibi, 1895 te «Meclis-i Umur-u Sıhhiye» ikinci reisi olmuş, bu arada Stokholm”da toplanan müsteşrikler kongresine de katılmıştır. 1908 inkılabından sonra Darülfünunda (üniversitede) tarih, Darülmuallimat”ta (kız öğretmen okulunda) pedagoji okutmuştur. Bir kısmı tercüme olarak yüz elliye yakın eser ve «Dağarcık», «Kırk Ambar» adlı iki mecmua yayınlamıştır.
Eserleri:
Hasan Mellah, Hüseyin Fellah, Dünyaya Yeniden Geliş, İstanbul”da neler olmuş (1874), Kainat (1871-81), Paris”te bir Türk (1876), Üss-i İnkılâb (1877), Zübdet-ül Hakayik (1878), Yeryüzünde bir Melek (1879), Henüz on yedi Yaşında (1880), Dürdane Hanım (1884), Jön Türk (1910),