Öksüz kuzu toklu olmaz
* Yardıma muhtaç olanlar; kimsesi, koruyucusu, destekçisi olmadan ilerleyip, hayatta pek başarılı olamazlar.
* Zavallı, kimsesiz ve koruyucusuz olan bir kimse arkasında destekleyeni olmadığı için ilerleyemez. Kişinin arkasında, yanında onu destekleyen, kötü olduğunda yanında olabilecek birileri yoksa bir işte başarılı olması çok zordur.
* Annesi olmayan kuzu, diğerleri arasında garip ve çelimsiz kalır. Sürüye katılmaz ve bir an önce ya kesilir, ya satılır. Bunun gibi, koruyucusu olmayan, elinden tutanı bulunmayan kişiler de ilerleyemez, fazla başarılı olamazlar. Elinden tutanı bulunmamasına yakman kişiler için söylenir.
Öksüz çocuk göbeğini kendisi keser
* Bir koruyanı, kollayanı olmayan kimseler her işlerini kendileri yapmak zorundadır.
* Arkalayanı, koruyanı, yardım edeni bulunmayan kişi, işini kendi başına görmek zorundakalır.
* Yardım edeni bulunmayan, işini kendi başına görmek zorunda kalır. Kimi insanlar doğuştan talihlidirler. Talih de düşündükleri işlerin kolay yapılmasına yardımcı olur. Talihlilerin arkalarında onları koruyanları, onları destekleyenleri bulur. Talihsiz kişiler kimsesi olamayan yetim bir çocuğa benzer. Arkasında onu koruyanı olmadığı gibi, yardım edeni de bulunmaz. Karşılaştığı her sorunu kendi başına çözmek zorunda kalır. Çünkü güvendiği hiç kimsesi yoktur. Böyle olunca da, işlerini kendi yapar, kimseye muhtaç olamamaya çalışır.
Öksüz hırsızlığa çıkınca, ay ilk akşamdan doğarmış
Talihi olmayan bir kimsenin hemen hiçbir işi yolunda gitmez. Bir şeyden yararlanmaya, bir iş yapmaya kalkışsa karşısına umulmadık engeller çıkar. Çoğu şeyin faydasını göremez.
Öksüz oynaşa çıkmış; ay akşamdan doğmuş
Talihi olmayan bir kimsenin hemen hiçbir işi yolunda gitmez. Bir şeyden yararlanmaya, bir iş yapmaya kalkışsa karşısına umulmadık engeller çıkar. Çoğu şeyin faydasını göremez.
Öksüz güler mi, meğer yanıla
Kimsesi ve destekçisi olmayan, yoksul kişilerin hayatta işleri pek iyi gitmez, yüzleri gülmez. Kendini mutlu edecek bir durum orya çıksa, çok geçmeden bu durumun bir yanlışlık olduğu, onu ilgilendirmediği anlaşılır.
Öksüzün karnına vurmuşlar vay arkam demiş
Bir insanın mağdur olmaması, haksızlığa uğramaması, ezilmemesi için koruyanının, kollayanının, arkasının olması gerekir. Koruyanı, kollayanı olmayan kişi haksızlığa uğradığında buna üzülür, elinden bir şey gelmez. “Koruyanım, arkam olsaydı böyle olmazdı” der.
Öksüze acıyan çok, ama ekmek veren yok
Bir kişi kötü koşullar içinde yaşıyorsa, ya da işleri iyi gitmiyorsa, ona acıyan, üzülen çok olur. Uzaktan acımak, üzülmek kolay şeydir. Ne var ki çoğu insan, o şartları iyileştirmek, işleri düzeltmeye çalışmak için maddi destek olma konusunda çekingen davranırlar.
Öksüz oğlan göbeğini kendisi keser
Bir koruyanı, kollayanı olmayan kimseler her işlerini kendileri yapmak, sorunlarını kendileri çözmek zorunda kalırlar.
Öksüz kuzu öveç olmaz
Yardıma muhtaç olanlar; kimsesi, koruyucusu, destekçisi, doğru yol gösterici rehberi olmadan ilerleyip, hayatta pek başarılı olamazlar.
Alçak eşek binmeye kolay, öksüz çocuk dövmeye kolay
Zayıf, güçsüz ve koruyucusu olmayan kişiyi korkutmak, hırpalamak, azarlamak, etki altına almak ve dövmek kolaydır. Çünkü buna kimse karşı çıkmaz ve engellemez. Ancak bu da mertlik ve efendilik değildir. (Güçsüz ve korumasız kimselere her zaman sahip çıkmalıyız.)
Öksüz neden güler? Yanılır da güler
Kimsesi ve destekçisi olmayan, yoksul kişilerin hayatta işleri pek iyi gitmez, yüzleri gülmez. Kendini mutlu edecek bir durum orya çıksa, çok geçmeden bu durumun bir yanlışlık olduğu, onu ilgilendirmediği anlaşılır.
Öksüzü dövmüşler de vay arkam! demiş
Bir insanın mağdur olmaması, haksızlığa uğramaması, ezilmemesi için koruyanının, kollayanının, arkasının olması gerekir.
Öksüz hırsızlığa çıkarsa, ay ilk akşamdan doğarmış.
Talihi olmayan bir kimsenin hemen hiçbir işi yolunda gitmez. Bir şeyden yararlanmaya, bir iş yapmaya kalkışsa karşısına umulmadık engeller çıkar. Çoğu şeyin faydasını göremez.
Öksüz hırsızlığa çıkmış, ay ilk akşamdan doğmuş
Talihi olmayan bir kimsenin hemen hiçbir işi yolunda gitmez. Bir şeyden yararlanmaya, bir iş yapmaya kalkışsa karşısına umulmadık engeller çıkar. Çoğu şeyin faydasını göremez.
Öksüzün eteğine kavurma koymuşlar, çüküm yandı deyip dökmüş
Yoksul ve kimsesiz kişi, beklenmediği bir iyilikle karşılaştığında veya ummadığı bir şey elde ettiğinde, sevincinden ne yapacağını bilemez, durumu anlamakta ve kıymet bilmekte zorlanır, hatta o şeye istemeden de olsa zarar verebilir.