Kötü tarlanın verdiğini yiğit kardeş vermez
İnsanlar kardeş veya yakın akraba da olsalar kendi aileleri, çocukları için çalışıp emek harcarlar ve kazanç elde ederler. Maddi anlamda yakınlarına çok destek vermezler. Bu nedenle kimseden fazla bir şey ummak doğru değildir ve en güzeli kişinin kendi kazandığı az da olsa en değerlidir.
Kötü komşu insanı mal sahibi yapar
* İnsanlar en çok birbirlerine yakın olan insanlarla yardımlaşırlar. İnsanın yardımlaşacağı insanlardan biri de komşusudur. Eğer komşu kötü huylu biri ise, kendisinden emanet olarak istenen bir şeyi vermez. Emanet isteyen de geri çevrildiği için ihtiyaç duyduğu şeyi satın almak zorunda kalır. Böylelikle o kötü komşu, insanı bir alet-eşya sahibi yapmış olur.
* İnsanlar, komşularından edinemedikleri eşya ve gereçleri bizzat kendileri almak zorunda kalırlar. Kötü komşu, kendisinden emanet olarak istenen şeyi vermez. Emanet isteyende gidip o şeyden satın alır. Böylece bu komşu o kişiyi eşya sahibi etmiş olur.
Kötü söyleme eşine zehir katar aşına
* Yakın ilişkide bulunduğun kimselere (aile fertleri, komşu, arkadaş, mesai arkadaşları vs.) iyi davran, onları incitip kırma. Eğer böyle yaparsan onlar da senin hakkında hiç iyi düşünmezler, sana daha büyük kötülük yapma yoluna giderler.
* İlişkide bulunduğun kimseleri sözlerinle incitme, kötüleme ki onlar da sana daha büyük kötülük yapmasınlar.
* Birlikte yaşadığımız kimseleri gücendirmemeli, onları çirkin sözlerimizle yaralamamalıyız. İlişkide bulunduğumuz kimseleri sözlerimizle incitmeyelim, kötülemeyelim ki onlarda bize daha büyük kötülük yapmasınlar.
* ilişkide bulunduğumuz yakınlarımızdan kötülük görmemek için onları sözle incitmemeliyiz. İnsanın sözlerine sahip olması kendisini birçok kötülüklerden alıkoyar. Dilin insan başına açtığı olaylardan bazen kurtulmak çok zor olur. Ağzımızdan çıkaracağımız sözleri önce düşünüp, bize veya başkasına getireceği zararı göz önünde bulundurursak, bize zarar getirmesini önleyeceğimiz gibi, başkalarının da sevgisini kazanırız. Çünkü başkasına özellikle yakınlarımıza sözle bile kötülük etmeye kalkarsak, karşılığında daha büyük bir kötülük görmemiz kaçınılmaz olur.
İyiliğe iyilik her kişinin karı kötülüğe iyilik er kişinin karı
* İyilik yapan bir kişiye iyilik yapmak kolaydır. Doğal olan bu tavrı hemen herkes gösterebilir. Önemli olan kötülüğü dokunan birine iyilik edebilmektir ki, bunu herkes yapamaz. Bunu ancak mert, faziletli ve olgun kimseler başarabilir.
* İyiliğe karşı iyilik etmek olağanüstü bir şey değildir. Bunu herkes yapabilir. Herkesinyapamadığı şey, kötülüğe karşı iyilik etmektir. Bunu yapabilen kişi olgunluk ve erdemlilik örneğidir.
İyi evlat babayı vezir kötüsü rezil eder
* İstenilen ve beğenilen nitelikleri taşıyan, yararlı olup iyilik sunan evlâtlar baba ve anne için övünç kaynağı; kötülük yapan, sağlıksız, yararsız ve şerefsiz insanlar da utanç kaynağı olurlar.
* Babaya ün kazandıran da, el içine çıkamayacak bir duruma düşüren de evlatlarının tutumudur. Baba, akıllı, şerefli evladıyla övünür. Kötü, şerefsiz evladından da utanır.
* Babaya itibar kazandıran da, insanların içine çıkamayacak bir duruma düşüren de evlatlarının tutumudur. Baba, hayırlı, iyi evladı ile övünür. Kötü, şerefsiz evladından da utanır.
Gerçek dost kötü günde belli olur
* Bir insan maddi ve manevi olarak iyi durumdayken, sıkıntıdan uzak mutluyken çevresinde çok dostu olur. Ancak gerçek dostları sıkıntılı ve zor günlerinde yanında olanlardır.
* Gerçek dostlar ancak üzüntülü, sıkıntılı günlerde insanı yalnız bırakmamakla belli olur.” anlamında bir söz.
* Sevinçli, mutlu günlerinde bir kişiyle dostluk ilişkisi kuranlar çok olur. Çünkü mutluluğa katılmak hoş birşeydir. Sevincin ödenecek bir bedeli yoktur. Kara gününde bir kişi ile dost kalmak ise, üzüntüyü paylaşmayı, onu gidermek için bir takım özverilerde bulunmayı gerektirir. İşte buna katlanan, gerçekten dost olduğunu gösterir.
* Gerçek dostlar, kişinin karşılaştığı kötü bir durumda kendini gösterir. İnsan iyi bir durumda olduğunda, sevincini, mutluluğunu herkes paylaşmak ister. Herkes dost görünür, yüze güler. Gerçek dost ile sahte dostlar birbirine karışır. Çünkü böyle günlerde onlardan beklenen bir şey olmaz. Oysa gerçek dost fedakârlıkta bulunandır. Dostunun acısını da paylaşan, onu kötü durumdan kurtarmak için elinden geleni yapandır. Öyle olunca da, gerçek dostlarımızı ancak kötü bir duruma düştüğümüzde görmemiz tanımamız mümkün olur. Bu nedenle kişinin dostluğunu bize yaptığı fedakârlıklara göre değerlendirmeliyiz.
Bir kötünün yedi mahalleye zararı vardır
* Yalancı, düzenbaz, iffetsiz bir kimse sadece kendi çevresine zarar vermekle kalmaz; kötülüklerini daha geniş çevrelere de taşır. Kendinin, yakınlarının, çevresinin ve daha geniş muhitlerin adını lekeler; bu leke gittikçe yayılır.Bu durum, başka konularda, başka ortamlarda da görülür.
* Toplumda birisinin yaptığı bir kötülük, yalnız kendi çevresi için değil, daha geniş çevreler için de lekedir.
* Kötü huylu bir insan yalnız kendine değil ; geniş bir çevreye de zarar verir, etrafta huzursuzluk yaratır.
* Kötü kişiler çevrelerindekilerin de kötü olarak tanınmasına yol açar.
Açtırma kutuyu, söyletme kötüyü
* Hoşuna gitmeyecek sözler söylenmesine, hakkında kötü şeylerin ortaya çıkmasına yol açmak istemiyorsan karşındakini kızdırma.
* Karşındakini kızdırarak seninle ilgili kötü şeyleri ortaya dökmesine, senin için kötü sözler söylemesine yol açma.
* Karşısındaki insanın duymasını istemediği bir şeyi söyleme ki, oda senin duymaktan hoşlanmadığın şeyleri söylemesin. İnsanların bilmesini istemediğin sırlarının (ayıplarının) duyulmasını istemiyorsan, sende başkalarının sırlarını (ayıplarını) gizli tut.
* İnsan olarak bazı zayıf noktalarımız bulunmaktadır. Bir anlık mutluluk, bir anlık övgü, bir anlık boş gurur gözümüzü bürür; bize çok acı çektirecek, kazanacaklarımızdan çok şey kaybettirecek davranışlara girmemize yol açar. Hakkımızda bir şeyler bilen, belki de bizim sır diye sakladıklarımızı bilen biri hakkında söyleyeceğimiz bir söz, bu kişinin bildiklerini herkese söylemesine neden olabilir. Böyle durumlara düşmek bir anlık huzur için ömür boyu mutsuz olmak istemiyorsak, kendimize hakim olmasını bilmeli, duygularımızın akışına kendimizi kaptırmamalıyız.
İnsanın kötüsü olmaz, meğer ki züğürt ola
İnsanlar kötü karakterli olarak dünyaya gelmezler. Onları doğruluktan uzaklaştıran, kötülüğe ve suç işlemeye zorlayan yoksulluktur.
Kötülük her kişinin kârı, iyilik er kişinin kârı
Herkes iyiliğe karşı iyilik yapabilir. Bu kolaydır. Zor olan, kötülüğe karşı iyilik yapmaktır. Ancak erdemli ve olgun kişi, kötülüğe karşı iyilik yapar.
Kötürümden aksak, hiç yoktan torlak yeğdir
Bir şeyin elde hiç olmamasındansa, kötü, kalitesiz, adi de olsa elde olması iyidir. Yürüyememektense aksak yürümek, hiç yoktan bir acemi bir yardımcı iyidir.
Yiğidin yiğide ekmeği ödünç, kötüye sadaka
Cömert ve fedakar olan kimselerin ikramlarında faydalanan yiğit kişi, bu iyiliğin altında kalmaz, ilk fırsatta kendi de benzer bir ikramda bulunur. Ancak iyilik nedir bilmez biri için verilen her şey sadaka gibi olur.
Kötü söz sahibini belâya uğratır
Kötü söz söyleyenlerin, bağışlanmayacak hareketlerde bulunanların başlarına dert açılması kaçınılmaz olur. Menfaatine dokunanlarında bir insan oldukları ve sabırlarının da bir sınırı olduğu unutulmamalı. Sürekli kötü davranış sergileyenlerin karşısına, bir gün ummadıkları kişilerin çıkıp kendilerine ders vermesi kaçınılmaz olur.
Terzinin işi kötü, ayıbını örten ütü
Mesleğini icra eden usta kişiler, yaptığı hataları gizlemeyi, olumsuz yönleri arka planı atmayı bilirler.
Malım seni vereyimde mi kötü olayım, vermeyeyimde mi kötü olayım
Emanet mal veya borç para isteyen kişinin talebi kabul edilmezse, isteyen kişi darılır. Verilse, para ne zaman gelir, emanet mal sağlam gelir mi belli olmaz, o zaman da veren kişi üzülür. İşte bu nedenlerden dolayı borç alacak kişi güvenilir biri değilse paranızı veya emanet malı vermeden, o kişiyle dargın olmak daha iyidir. Çünkü en azından paranız veya malınız elinizde kalacaktır.
Kötü söyleme eşine, ağu katar aşına
Yakın ilişkide bulunduğun kimselere (aile fertleri, komşu, arkadaş, mesai arkadaşları vs.) iyi davran, onları incitip kırma. Eğer böyle yaparsan onlar da senin hakkında hiç iyi düşünmezler, sana daha büyük kötülük yapma yoluna giderler.
Kötü haber tez duyulur
Ölüm veya felâket haberi, kötü haber çabuk duyulur; ağızdan ağıza geçerek hızla yayılır.
Açtırma kutuyu, söyletme kötüyü
Bazı kişiler, karşısındaki insanı alaycı sözlerle kızdırmayı, kışkırtmayı severler. Hoşuna gitmeyecek sözler söylenmesine, hakkında kötü şeylerin ortaya çıkmasına yol açmak istemiyorsan karşındakini öfkelendirip sinirlendirme. (Aleyhimizde konuşabilecek birine, bildiklerini açıklama fırsatı verilmemelidir.)
Kötü komşu, insanı hacet sahibi eder
İnsanlar en çok birbirlerine yakın olan insanlarla yardımlaşırlar. İnsanın yardımlaşacağı insanlardan biri de komşusudur. Eğer komşu kötü huylu biri ise, kendisinden emanet olarak istenen bir şeyi vermez. Emanet isteyen de geri çevrildiği için ihtiyaç duyduğu şeyi satın almak zorunda kalır. Böylelikle o kötü komşu, insanı bir alet-eşya sahibi yapmış olur.
Yiğidi kılıç değil, kötü söz öldürür
Şerefine, namusuna ve haysiyetine çok değer veren dürüst karakterli insanlar, kendileri hakkında söylenen olumsuz sözlerden, hakaretlerden daha çok alınırlar. İşittikleri onları çok yaralar ve üzer.
Adamın kötüsü olmaz, meğer züğürt ola
İnsanlar kötü karakterli olarak dünyaya gelmezler. Onları doğruluktan uzaklaştıran, kötülüğe ve suç işlemeye zorlayan yoksulluktur.
İyiliğe nereye gidiyorsun demişler, kötülüğe demiş
İnsanoğlunun karakterinde nankörlük vardır. Bir çok kişi kendisine yapılan iyiliklere karşı kötülük yapmaktan çekinmezler.
Kötü söz, insanı dininden çıkarır
İnsanı kötü ve sert sözler çok öfkelendirir, ölçüsüz davranışlara iter. Kişi, din, ahlâk, toplum kurallarını, yasaları bir yana itip en kötü biçimde karşılık vermeye kalkışır.
Kötü söz adamı dininden çıkarır, tatlı dil yılanı deliğinden çıkarır
Onur kırıcı, kötü sözler insanı öfkelendirir, sabrını taşırır, hoş olmayan davranışlara sürükler. Bunun aksine yumuşak, hoş sözler de geçimsiz, saldırgan insanları yatıştırabilir; onları doğru yola sokabilir.
Irgatın kötüsü akşama doğru kıvrar
Çalışmayı sevmeyen, beceriksiz kişiler bu eksikliklerini gösteriş yoluyla kapatmaya çalışırlar. İş biterken yanlışları anlaşılır, ortaya çıkar.
Çalıdır çırpıdır yuvam, iyidir kötüdür kocam
İnsanoğlu, baraka bile olsa hayatta kendi evinden daha rahat ve huzurlu bir yer bulamaz. Her ne kadar evim derme çatma, kocam iyi kötüde olsa, bir düzen kurmuş, yaşayıp gidiyorum. İşleyen bir düzenim var anlamındadır.
Para iyi bir uşak, kötü bir efendidir
İnsanlar bütün ömürlerini paraya bağlamamalıdırlar. Paraya önem vermemek gerekir. Para harcamak, güzel yaşamak için bir araçtır. Para elde kalmaz, harcanır. Harcanırsa işe yarar. Biriktirilip, yığın yapılsa bir işe yaramaz.