Oduncunun gözü omçada dilencinin gözü çömçede
* Kişiler iş, meslek ve durumlarına göre kendilerine gerekli olan şeylerin peşine düşerler; onları elde etmeye çalışırlar.
* Herkes işine yarayan şeyi elde etmeye çalışır.
Dilenci bir olsa şekerle beslenir
Yardım bekleyen bir tane olsa umduğundan aşırı şeyler verilerek sevindirilir ancak bunların sayısı çok olduğundan hepsine aynı cömertlik gösterilemez.
Misafir misafiri dilenci dilenciyi istemez
* Misafir, bütün ağırlamaların yalnız kendisi için olmasını istediğinden gittiği yere başka bir misafirin gelmesini istemez; ev sahibi de hiç misafir gelmese de rahatım bozulmasa diye düşünür.
* Misafir, gittiği yere başka bir misafirin gelmesini istemez. Gönlü ister ki bütün ağırlamalar, ikramlar kendisine yapılsın. Ev sahibi ise her misafire ayrı ayrı hizmet etmek zorunda kalır. Bazen hiç misafir gelmese de rahatım bozulmasa diye düşünür.
Aç aç ile yatınca arada dilenci doğar
Karı koca yoksul olursa bunların çocukları da yoksul olur. İnsanlar yaşadıkları çevrenin etkisiyle davranışlar edinirler. Karakterleri ona göre şekillenir. Ailesinin ve çevresinin maddi imkanları ölçüsünde bir hayat sürdürürler.
Dilenciye hıyar vermişler de eğri diye beğenmemiş
Hem gereksinim duyduğu konuda yardım istiyor hem de yapılan yardımı küçümsüyor.
Dilenciye borçlu olma, ya düğünde ister ya bayramda
* Çıkarından başka bir şey düşünmeyen kimse ile ilişki kurma, seni nerede rahatsız edeceği belli olmaz.
* Seviyesiz, çıkarcı, aşağılık kişilerle yakınlık kurmamak gerekir. Böyle kişiler, insanı en olmadık zamanlarda ve durumlarda küçük düşürecek davranışlarda bulunabilirler. İnsanın onurunu kıracak sözler söyleyebilirler.
Dilencinin torbası dolmaz
* Şundan bundan yardım dileyerek geçinmeye çalışanların istekleri bitmez.
* Başkalarından yardım isteyerek geçinme yolunu seçmiş olanların istekleri sona ermez. Bu kişiler verilenlerle yetinmezler, sürekli daha fazlasını isterler.