Atasözü; Atalarımızın uzun denemelere dayanan yargılarını, tecrübelerini, bilgece düşünce ya da öğüt olarak ifade eden ve kalıplaşmış biçimleri bulunan kamuca benimsenmiş özlü sözlerdir.
Deyim ise; Genellikle gerçek anlamından uzaklaşmış birden çok sözcükten oluşan, bir kavramı ya da durumu karşılayan kalıplaşmış sözcük gruplarıdır.
İki dinle (bin işit) bir söyle
* Haddinden fazla konuşmak, gereksiz ve yanlış sözlerin ağızdan çıkmasına yol açar. Ayrıca konuşan kişiyi de itici yapar. Bu bakımdan az konuşmalı, çok dinlemelidir. Hem yerinde konuşabilmek için de dinlemek şarttır. Çünkü söylenenler ancak bu şekilde kavranır, çenesi düşüklükten de bu şekilde kurtulur insan.
* Çok konuşmak doğru değildir . Çok konuşan, gereksiz, yanlış sözler söyler. Karşındaki iki,on, yüz söylerse sen bir söyle. Yerinde cevap verebilmen için de hemen atılamaman,söylenenleri uzun uzun dinlemen gerektir.
* Söz söylemek sanıldığı kadar önemli değildir. İnsanda dinlemek için iki organ, konuşmak için bir organ vardır. İnsan, işitme organı olan kulaklarından suvarılır. Dinlemesini bilen insan birçok kimsenin bilgi ve deneyimini kısa yoldan öğrenmiş olur. Bundan dolayı dinlemek söz söylemekten önde gelir.
* Çok dinlemek çok konuşmaktan daha yararlıdır. Başkasıyla iyi anlaşmak için, onların düşüncelerim iyi tanımamız gerekir. Bu da söylenenleri iyi dinlemekle sağlanabilir. Yeterince dinlemeden konuşmaya kalkanlar, büyük yanılgılara düşebilirler. Sözleri yanlışlıklarla dolu olur. Ama az konuşup çok dinleyen, hem bilmediğ? çok şeyleri öğrenir, hem de iyi dinlediği için ona saygı duyulur; o konuştuğu zaman, sözleri daha dikkatlice dinlenir. Çok konuşmak marifet değil, değerli olan az konuşup çok dinlemektir.