Yakamoz; karanlık gecelerde denizlerde balık, kürek gibi şeylerin veya yüzen birinin hareketi sonucunda meydana gelen gümüş gibi parıltı demektir. İşte yakamoz kelimesi ile ilgili cümleler.
– Boğaziçi sularında olduğu gibi yer yer yakamozlar peydah oldu. (R. H. Karay)
– Küreklerin karanlık sulardan yaptığı yakamozları dalgın bir sükût içinde seyrederek düşünüyordum. (R. N. Güntekin)
– Yakamoza çok alışkın olduğum için sahilde ilham gelir ve şiirler yazarım.
– Yakamozlar saçarak her tarafından fenerim / Çifte sandal, yüzüyorduk; o yüzer, ben yüzerim. (M. A. Ersoy)
– Yakamoz altında sana evlenme teklifi ettiğimi ne çabuk unuttun.
– Yetişkin kızlar da iç çamaşırları ile denize giriyorlar. Yakamozlar ateş böcekleri gibi yanıp sönüyor. (M. Aksel)
– Eğer yakamoz ışığında bir şeyler yapmak istiyorsan sana sandal kiralayabilirim.
– Yakamoz manzarası insanı romantik yapıyor.
– Sahilde solunay ışığının Marmara Denizine yansımasıyla oluşan yakamoz manzarası görenleri büyülüyor.