Hakaret; bir kimseye, bir şeye karşı kullanılan küçültücü söz ya da aşağılayıcı, küçük düşürücü davranış, onura dokunma, onur kırma, horlama gibi anlamlara gelir. İşte hakaret kelimesi ile ilgili cümleler.
– Azar işittik, hakaret gördük, tek dayak yemediğimiz kaldı.
– Hakaret görmek istemiyorsa, o da bize saygılı olacak.
– Hesabı ödemeye filan kalkışmayın, bunu hakaret sayarım.
– Böyle bir soruyu sormanı hakaret sayarım.
– Hırpalanmış güzelliği, hakārete uğramış kırılan gurûru (…) ile başı yukarda kalabilmiştir. (S. Ayverdi)
– Sürekli hakaret ederek konuştuğu için onu asla itibara almam.
– Ulviye bunu bir hakāret, böyle hareketlere cür’eti terbiyesizlik sayıyordu. (A. M. Efendi)
– Özgürlüğüme düşen gölgeyi hakaret sayarım.
– Evvelâ bize hizmet eden adama şiddetle hakāret etti. (A. Hâşim)
– Hakaret etmeden konuşursan seni tahammül ederek dinlerim.
– Hakkı da var, tecavüze uğramayan, hakaret görmeyen kalmıyor. (A. Gündüz)
– Halbuki elçimize yapılacak hakāret devletimize demektir. (Ö. Seyfeddin)
– Bize hakaret etti, tek dayak yemediğimiz kaldı.
– Bana hakaret ettiği için onu asla affetmeyeceğim.
– Bana hakaret ettiği için davacıyım, efendim. (S. F. Abasıyanık)
– Hakaret etmek istemiyorum, lütfen haddinizi bilin.