Haraç almak deyiminin anlamı
Başkasının sırtından geçinmek.
Örnek: Haraç almak yerine, iyi bir dayak yediler.
Örnek 2: Polis operasyonuyla haraç almak isteyen çete çökertildi.
Haraca kesmek deyiminin anlamı
Bir kimseyi belli zamanlarda kendisine belli miktarda para vermeye zorlamak, haraca bağlamak, zorbalıkla para koparmak veya çıkar sağlamak.
Örnek: Esnafları haraca kesmeye kalkışmışlar.
Örnek 2: Bu devirde, sen kim oluyorsun da beni haraca kesmeye çalışıyorsun!
Haraç mezat satmak deyiminin anlamı
Açık artırma ile satmak.
Örnek: İflas eden iş adamının malları haraç mezat satışa çıkarıldı.
Örnek 2: Size emanet edilen her şeyi haraç mezat satmanız doğru değil.
Haraca bağlamak deyiminin anlamı
Bir kimseyi belli zamanlarda kendisine belli miktarda para vermeye zorlamak, haraca kesmek.
Örnek: Semtin dükkânlarını haraca bağlamıştı.
Örnek 2: Şirketleri haraca bağlamaya çalışan suç örgütü yakalandı.
Haraç yemek deyiminin anlamı
Başkasının sırtından geçinmek.
Örnek: Haraç yemek yerine, iyi bir dayak yediler.
Örnek 2: Polis operasyonuyla haraç yemek isteyen çete çökertildi.