Acem kılıcı gibi iki tarafı kesmek deyiminin anlamı
* Birden fazla kişi ya da grupla iyi anlaşıp bu taraflar arasın da anlaşmazlık çıkaran, güvenilmez (kimse).
* Birbirine karşıt durumda her iki yandanmış gibi görünmek.
* Birbirine karşı olan iki tarafa aynı anda dostluk ya da düşmanlık göstermek, iki tarafı da idare etmeye çalışmak.
Örnek: Bizim müdür, acem kılıcı gibi iki tarfı da kesiyor; ama kimden yana olduğu belli değil.
Atı eşkin, kılıcı keskin deyiminin anlamı
* Kendini her konuda güçlü kuvvetli gören ve yapacaklarını gücünün ve kuvvetine güvenerek yapan ve zalim olan kişileri karşısına alarak kendini gösteren kişiler için kullanılmaktadır.
* Her bakımdan güçlü, dilediğini yapabilir anlamına gelir.
Örnek: Zalimlere karşı durmak mı istiyorsun? Atın eşkin, kılıcın keskin olmalı!
Demoklesin kılıcı deyiminin anlamı
* Her an gelebilecek tehlike.
* İdarecilerin, makamlarının büyüklüğüne aldanmamaları, o makamların büyüklüğünün, taşıdığı ağır yük ve sorumluluktan geldiğini, hiçbir zaman unutmamaları.
Kılıçtan geçirmek deyiminin anlamı
Çok sayıda insanı kılıçla topluca öldürmek.
Örnek: Zavallı, savunmasız köylüleri kılıçtan geçirmişlerdi.
Kılıç çalmak deyiminin anlamı
Kılıçla savaşmak, kılıç ile öldürmek.
Örnek: Savaş meydanlarında yıllarca kılıç çalmıştı.
Kılıç kuşanmak deyiminin anlamı
Kılıcı olmak ve onu taşıyacak güce ve yetkiye hak kazanmak.
Örnek: Kılıç kuşanmış askerler tören alanındaydı.
Kılıç oynatmak deyiminin anlamı
Egemen olarak yaşamak.
Örnek: Atalarımız yıllardır bu topraklarda kılıç oynatmış.
Kılıç üşürmek deyiminin anlamı
Kılıç çekerek saldırmak.
Örnek: Düşmana erken vakitte kılıç üşürmeye başladılar.
Kılıçtan artakalmak deyiminin anlamı
Öldürülmekten kurtulmak.
Kılıcı kınına koymak deyiminin anlamı
Savaşı bırakmak, savaştan vazgeçmek.
Örnek: Son anda kılıcı kınına koymaya karar verdiler.
Kılıç çekmek deyiminin anlamı
Saldırmak veya selamlamak amacıyla kılıcı kınından çıkarmak.
Örnek: Düşmana karşı kılıç çekip, birden saldırdı.
Kılıç takmak deyiminin anlamı
Kılıcı olmak ve onu taşıyacak güce ve yetkiye hak kazanmak.
Örnek: Kılıç takmış askerler tören alanındaydı.
Kılıç sallamak deyiminin anlamı
Kılıç ile dövüşmek, düşman üzerine kılıçla saldırmak.
Örnek: Katıldığı savaşlarda kahramanca kılıç sallamış bir yiğitti.
Kılıçlama kaçmak deyiminin anlamı
Yan yan koşarak çaprazlamasına gitmek.
Örnek: Kılıçlama kaçmaya başlayınca peşine takıldık.
Örnek 2: Harçlığını aldığı gibi, kılıçlama kaçarak bakkala gitti.
Kılıç kınını kesmez deyiminin anlamı
Ne kadar sert ve öfkeli olursa olsun, hiçbir kişi yanındakilere, yakınlarına kolay kolay zarar vermez.
Örnek: Kılıç kınını kesmez dersler, merak etme sana sorun çıkarmaz.
Dili kılıçtan keskin deyiminin anlamı
Kırıcı ve ağır konuşan.