Naaş; ölen kimsenin vücudu, içinde ölü bulunan tabut, kefene sarılıp tabuta konmuş ölü, ceset gibi anlamlara gelir. İşte naaş kelimesi ile ilgili cümleler.
– Bırakın nâşımı yerde gündüzün / Gölgemi alın da kaçın geceler (Necip F. Kısakürek)
– Annemin naaşı teneşir üzerinde beyaz bir kefenle örtülüydü. (Y. K. Beyatlı)
– Makendonya yolunda bulunan Büyük İskender’in naaşını Mısır’a getirtmeyi başardı ve naaş geçici olarak Memfis’e yerleştirdi.
– Kanuni Sultan Süleyman’ın temiz naaşı, cenâze namazını edâdan sonra Fâtih civârında Sultan Selîm semtindeki kabrine defnedildi.
– Na’şı, parmakların ucunda Eyyüb kasabasındaki türbesine götürüldü (Kâtip Çelebi)
– Vefât edince de, naaşını İstanbul’a getirtip, Bâyezîd Câmii’nin önüne bir türbe yaptırarak oraya defnettirdi.
– Mezarlığın yıkım çalışmalarında 26 naaş yerine 21 naaşın bulunmuş, 26 Bakü Komiseri Ermeni kökenli lideri Stepan Şaumyan’ın ve başka Ermeni kökenli 4 komiserin Tatevos Amirov, Bagdasar Avakyan, Armenak Boriyan ve Aram Kostandyan’ın naaşının mezarda olmadığı ortaya çıkmıştır.
– Sultan Murad’ın temiz naaşı, şehâdetin mübârek kanlarına bürünerek, ilâhî ve ebedî yolculuğa sefer etti!..
– Konuşmanın ardından, kazı yapılan toplu mezardan çıkarılan, 16 ile 75 yaş arasındaki 106 kişiye ait naaş toprağa verildi.
– Tanınmaz halde bir naaşı depremde göçük altından çıkarmıştık.
– Naaşını teslim almak için hastane kapısına kadar geldik.
– Geliyorlar bir nâşa konar gibi üç kartal (Fâruk N. Çamlıbel)
– Mus’ab bin Umeyr (ra)’ın mübârek naaşı bulunmuş, ancak bu sefer de onu saracak bir kefen bulunamamıştı.
– Atatürkün naaşı Anıtkabirdedir.
– Çalınan naaş 2,5 ay sonra 200 metre ileride boş bir mezarda bulundu.
– Annemin nâşını gördümdü / Bakıyorken bana sâbit ve donuk gözlerle / Acıdan çıldıracaktım (Yahyâ Kemal)