Öküze boynuzu yük değil
* Meşgul olduğu iş, kişiye yük olmaz. Onları yaşamının bir parçası olarak kabul eder.
* Kişiye kendi işi ve yakınlarının sorumluluğu ağır gelmez. İnsanlara kendi işleri ve ailesinin sorumlulukları zor gelmez. Onlarla yıllardır uğraşmaktan, artık onlara alışmışlardır.
Boynuz Kulağı Geçer
* Eğitime sonradan da başlasa kimi yetenekli, becerikli, öğrenme ve kavrama gücü gelişkin olan çırak veya öğrenci, ustasından ya da öğreticisinden daha ileri gidebilir; onlardan daha başarılı olabilir.
* Her nesil, bir önceki nesle göre daha çok imkan bulur: Bu imkanlar maddi olduğu kadar manevi olabilir. Bundan dolayı bu konu üzerinde sonradan yetişen kimse, daha önce yetişmiş olanları geride bırakır.
* Yeni yetişenler onları yetiştirenleri geride bırakır. Kuşaklar arasında görüş ve davranış farklılıklarının olması doğaldır. Yıllardan beri bu böyle süregelmiştir. Yeni yetişenler, öncekilerden daha ilerde olmasaydı, uygarlık dediğimiz kavram olmazdı. Önce yetişenlerin açtıkları yolda yeniler gidecek, ama daha yeni düşüncelerle, daha farklı olarak. Toplumun gelişmesi ancak bu şekilde mümkün olabilir. Bu düşünceye içtenlikle inanan Atatürk, gençliğe büyük değer vermiş, onları cumhuriyetin bekçisi olarak nitelemiştir.
Kasap isterse keçinin boynuzundan yağ çıkarır
Kendisinden iş bitirmesi beklenen kişi, isterse olmayacak gibi görünen işlere bir çözüm yolu bulur.
Koça boynuzu yük değil
* Kişiye kendisinin ve yakınlarının işini görmek ağır gelmez.
* Kişi, kendini savunacak araç-gerecini, güvenlik sistemlerini taşımaktan ve kullanmaktan geri durmaz, bunlar ona yük değildir.
* Kişiye kendi işi ve yakınlarının sorumluluğu ağır gelmez.
* İnsan olmak, bazı sorumlulukları yüklenmeyi gerektirir. Erdemli ve olgun kimseler işinden ve geçindirmekle yükümlü olduğu yakınlarından dert yanmaz. İnsana kendi işi ve yakınlarının sorumluluğu ağır gelmez.
Eğer tokuşçu isen, boynuzlu ile tokuş; eğer mert isen akranın ile güreş
Toplum içindeki insanlar farklı farklıdır; kimisi zayıf kimisi güçlü, kimisi zengin kimisi fakirdir. Mert ve yiğit olan dengi ile mücadele etmeli, zayıfın karşısında gövde gösterisine kalkışmamalıdır.
Boynuz kulağı geçti
Eğitime sonradan da başlasa kimi yetenekli, becerikli, öğrenme ve kavrama gücü iyi olan çırak veya öğrenci, ustasından ya da öğreticisinden daha ileri gidebilir; onlardan daha başarılı olabilir. Böyle olması, toplumun ilerleyebilmesi bakımından iyi bir durumdur.
Deve, boynuz isterken kulağından olmuş
Elindekiyle yetinmeyip daha çoğunu isteyen bazı açgözlü kişiler vardır. Böyle kişiler daha fazlasını isterler. Gözlerini hırs bürüdüğü için mantıksızca işler yaparlar. Sonunda ellerindekileri de yitirirler.
Boynuz kulaktan sonra çıkar, ama kulağı geçer
Eğitime sonradan da başlasa kimi yetenekli, becerikli, öğrenme ve kavrama gücü iyi olan çırak veya öğrenci, ustasından ya da öğreticisinden daha ileri gidebilir; onlardan daha başarılı olabilir. Böyle olması, toplumun ilerleyebilmesi bakımından iyi bir durumdur.
Boynuzsuz koyunun hakkı boynuzluda kalmaz
Güçsüz ve zayıf oldukları için ezilen, hakkı yenen insanlar, haklarını er ya da geç alırlar. Gün gelir daha güçlü biri veya birileri çıkar, güçsüzleri savunur, yapılanların hesabını sorar. Bu dünyada olmazsa bile, diğer alemde Yüce Allah her şeyin hesabını sorar.
Öküz öküzün boynuzunda çamur görmezse korkmaz
Rakibinin yenilmezliğine, güçlü olduğuna işaret eden bir belirti görmeyen kişi rakibinden çekinmez.
Koça boynuzu yük değildir
Kişinin evini geçindirmesi, ailesine bakması kendisine yük değildir.
Öve öve öküz ettiler, boynuzunu dokuz ettiler
Övgüler sonrasında övülen kişi gerçekleri göremez hale gelir. Bunun sonrasında da kendini olduğundan büyük görmeye başlar.
Öküze boynuzu ağır gelmez
* Kişi, kendini savunacak araç-gerecini, güvenlik sistemlerini taşımaktan ve kullanmaktan geri durmaz, bunlar ona yük değildir.
* Meşgul olduğu iş, kişiye yük olmaz, sürekli o işi yaptığından işin inceliklerini, püf noktalarını bildiğinden sorunsuz işini yürütür. Onları yaşamının bir parçası olarak kabul eder.
Öküzü boynuzundan, insanı sözünden tutarlar
Öküzün bir yöne döndürülmesi, çekilip götürülmesi, bir yere bağlanıp tutulması sırasında boynuzundan tutarlar. Bir insanı ise sözü (ikrarı) bağlar. Verdiği sözden dönen kimse, itibarını da yitirmiş sayılır. İtibarını düşünen kimse sözünden caymaz. Eğer cayarsa, bu kendisine hatırlatılır; verdiği sözü yerine getirmesi istenir.