Basımevinde, yazıları dizerek basılacak duruma getirme işine dizgi denir. Tahtadan oyularak ayrı ayrı hazırlanan harflerin yazıyı oluşturmak üzere bir araya dizildiği ve bâskıdan sonra, başka bir yazıda kullanılmak üzere saklandığı ilk basım yöntemini Avrupa’da 1438’de Johannes Gutenberg buldu. Tipo basım denen bu yöntemde, kabartma matbaa harfleri (hurufat) elle yan yana dizilerek, satırlar ve sayfalar hazırlanır. Bu baskı yönteminde şayfa kalıbının üzerine bir merdâne yardımıylâ sürülen baskı mürekkebi, kalıp üzerine bastırılan kâğıda çıkar ve basım gerçekleşir. Gutenberg’in buluşunu, William Caxton İngiltere’ye getirdi ve bu yöntem daha sonra Amerika’daki İngiliz kolonilerine götürüldü. 1493’te İstanbul’da Museviler’in kurduğu basımevinde Gutenberg’in geliştirdiği tipo basım yöntemi kullanıldı. Osmanlılar’da ilk Türkçe kitabın basımı ise 1727’de İbrahim Müteferrika’nın kurduğu basımevinde gerçekleştirildi.
Mürekkebin sürülüşünü ve kâğıdın kalıba bastırılışını daha hızlı ve düzenli duruma getiren bir takım mekanik gelişmelerle, bu teknik yüzyıllarca en önemli basım yöntemi olarak kullanıldı. Yüzyıllar boyunca, basılacak harfler elle dizildi. Başlangıçta harfler tahtadan oyularak yapılıyordu, daha sonra bir kurşun alaşımından dökme harfler yapıldı. 1900’lerde dizginin mekanik olarak yapılmasını sağlayan makineler geliştirildi. Bu makinelerden monotip, harfleri tek tek dökerek dizer; linotip ve entertipte ise, yazılar satır olarak dizilir. Bu mekanik dizgi makinelerinde, yazı makinesi klavyesine benzeyen bir klavyede yazılan satırlar, önce matris denen pirinç harf kalıpları ile dizilir, sonra gene makinenin içinde, bu kalıplara erimiş kurşun alaşımı dökülerek basımda kullanılacak dökme kurşun satırlar oluşur. Bu kurşun satırlar istenilen biçimde bir araya getirilerek sayfa kalıbı hazırlanır ve bu kalıp baskı makinesine yerleştirilir.
Günümüzde dizgi tekniği, fotodizgi yöntemi ve bilgisayar kullanımı ile çok ileri bir düzeye ulaşmıştır. Fotodizgi yönteminde, basılacak sözcüklerin harfleri bütün olarak bir filme aktarılır ve fotoğraf basımında olduğu gibi, bu filmden baskı kalıpları hazırlanarak baskı yapılır. Fotodizgi sisteminde bilgisayarların da kullanılmaya başlanmasıyla nitelikli, hızlı ve eskisine göre daha ekonomik dizgi yapımı gerçekleşmiştir. Bilgisayarlı fotodizgi sisteminin ana parçaları, yazının yazıldığı bir klavye, diski olan bir bilgisayar, printer adı verilen ve diske yüklenmiş olan dizgi bilgisinin doğru olup olmadığını kontrol etmek için kâğıda dizgi yapan bir yazıcı birim, bir görüntü birimi (ekran) ve film dizicidir.
Fotodizgi yaparken önce, kullanılacak harf karakteri, harf boyu (punto), satır boyları, satır araları, satır sayısı gibi bilgiler bilgisayara verilir. Daha sonra, dizilecek yazı klavyede yazılarak bilgisayara girilir. Yazılan yazılar görüntü biriminde izlenebilir ve gerekli düzeltmeler klavye kullanılarak yapılır. Düzeltmeler yapıldıktan sonra, harf karakteri seçimi ve sayfa düzeni başta verilen bilgilere göre bilgisayar tarafından biçimlenmiş olan yazı, bilgisayardan film diziciye aktarılır. Sayfalar bir bütün olarak filme alınır. Eğer resim kullanılacaksa resim filmleri de ayrılan yerlere yerleştirilir ve sayfanın filmi baskı kalıbına aktarılır. Kalıp, kullanılacak basım yöntemine göre tipo, tifdruk ya da ofset kalıbı olarak hazırlanır.