Kükürt piyasada, ya «kükürt çiçeği» denilen bir toz halinde, ya da «çubuk kükürt» denilen küçük silindirler halinde bol miktarda bulunur; her iki halde de rengi limon sarısıdır. Diğer bir ifade ile Kükürt; kibrit, sülfürik asit, barut, vülkanize edilmiş kauçuk ve daha birçok maddenin yapılışında kullanılan, parlak sarı renkte bir maddedir. Doğada çok yaygın olan kükürt, kömür, demir ya da alüminyum gibi sanayinin temel öğelerinden biridir. Sayısız bileşiklerinin de yaşamımızda çok önemli bir yeri vardır.
Kükürt, maden filizlerinden elde edilen kimyasal bir elementtir. Sicilya’da buluneh en eski yataktaki kükürt oranı yüzde 50’yi geçmez. En verimli ve zengin kükürt yatakları ise, Amerika’nın Louisiana bölgesindedir ve bu yataklardan çıkarılan filizlerde kükürt oranı yüzde 80’ı bulur. Yurdumuzda, Keçiborlu’da bulunan kükürt yataklarında kükürt oranı yüzde 65 dolaylarındadır. Kükürt, yatağın içine 170 dereceye kadar ısıtılmış kızgın su buharı göndererek ve bu buharın etkisiyle eriyen kükürt emülsiyonunu yüzeye çıkartacak plan bir basınçlı hava akımı üfleyerek işletilir. Bazı doğal gazların yüzde 15’ini oluşturan kükürlü hidrojeni 1200° C’ta işleyerek de kükürt elde edilebilir.
Kükürtün doğal bileşikleri, içinde en önemlisi, alçı yapımında, kullanılan jips ya da alçıtaşıdır. En çok kullanılan yapay türevi ise kuşkusuz sülfürik asittir. Bu asit daha çok, geçen yüzyılda Chaptal ve Gay-Lussac adlı fransız bilginlerinin bulduğu bir usulle, sülfürlü gazların kurşun odalarda oksitlenmesiyle elde edilir.
Kükürt kara barutun ve havai fişeğin bileşimine girer. Kauçuğun kükürtlenmesinde, ebonit yapımında ve tutuşan bacaların söndürülmesinde de kullanılır. Ayrıca, eskiden lacivert taşından elde edilen mavi boyayı ve metilen mavişini verir. Tarımda gübre ve böcek öldürücü olarak kullanılır. Ayrıca B vitaminlerinin ve sülfamitlerin ana maddesidir. Tıptaki kullanma alanları sayılmayacak kadar çoktur. Bununla birlikte, özellikle kükürtlü hidrojen halindeyken oldukça tehlikeli bir maddedir.