Sahaf kelimesi lügatta: “Kitapçı, kitap satan” manalarına gelir. Daha çok eski kitap alıp satan kimseye denir. Tekrar belirtmek gerekirse Sahaf, genel anlamıyla eski, artık basımı yapılmayan ya da ikinci el dergi ve kitapların alınıp satıldığı veya başka bir kitapla değiştirildiği küçük işletmeler ile bu mesleği yapanlardır.
Bilindiği gibi matbaanın icadından önce kitaplar elle yazılıp çoğaltılıyordu. Bunlar sahaflar vasıtasıyla pazarlanıp dağıtılırdı. Kitapçılığın gelişmesiyle sahafların görevi durmamış, fakat eski canlılıklarını kaybetmiştir. Bu sefer sahaflar elden düşme eski ve kıymetli kitaplar alıp satmaya başladılar.
Kültür dünyamızın zengin olduğu devirlerde, bilhassa İstanbul’da bir çok sahaf faaliyet gösterirdi. Beyazıt Camii avlusunda ve Kapalı Çarşı içinde bulunan sahaflar milli kültüre unutulmaz bir katkıda bulunmuşlardı.