Büyük lokma ye büyük söz söyleme
* Başaramayacağın, sonuçlandıramayacağın bir konuda kesin sözler söyleme.
* İnsan çoklukla nefsine yenik düşer. Kendini pek çok konuda ön plana çıkarmak, ne kadar becerikli ve akıllı olduğunu belirtmek ister. Bu durum onun böbürlenmesine, “ben olsaydım öyle değil, böyle yapardım; şunu yapsaydı kötü duruma düşmezdi; ben asla onun yaptığı gibi kötü bir şey yapmam; o sözler de söylenir miydi?” gibi sözler sarf etmesine sebep olur ki, böyle bir tavır sergilemek son derece zararlıdır. Dünya ve insanlık hâli bu, öyle bir gün gelir ki, yerip kınadığımız kişinin başına gelenler bizim de başımıza gelebilir ve gülünç duruma düşebiliriz. Bu sebeple ağzımızdan çıkacak söze dikkat etmeli, büyük söz söylemekten kaçınmalıyız.
Er lokması er kursağında kalmaz
* İnsan, gördüğü iyiliği karşılıksız bırakmaz.
* Mert, cömert olan insanlar gördükleri iyiliği unutmazlar; bunun karşılığını mutlaka bir gün öderler.
Lokma çiğnemeden yutulmaz
Her iş bir emekle yapılır. Emek, çaba ve diğer yardımcı güçleri sarf etmeden bir şey elde edilemez. Alın teri dökülmeden kazanılan şeyden hayır gelmez. Nasıl ki çiğnemeden yuttuğumuz şey midemize zarar veriyorsa, emek vermeden elde ettiğimiz şey de bize zarar verir; çünkü helâl değil, haramdır. O hâlde bir şey elde etmek istiyorsak çalışmak, alın teri dökmek ve emek vermek zorundayız.
Lokma karın doyurmaz, şefkat artırır
* Bir kimseye verilen armağan, aradaki sevgiyi artırdığı için değerlidir.
* Bir kimseye küçük de olsa ikramda bulunmak veya hediye vermek onun ihtiyacını karşılamak için değil, aradaki ilgi, sevgi, saygı ve muhabbeti artırmak içindir
Ağzına vur, lokmasını al
Yumuşak huylu kimseye her istenilen kolaylıkla yaptırılabilir.