Afyonkarahisar, eski ve halk arasındaki ismiyle Afyon, Türkiye’nin Ege Bölgesi’nde İç Batı Anadolu Bölümü’nde yer alan bir ildir. Mermercilik ve gıda sektöründe Türkiye içinde ve dışında isim yapmıştır. 2005 yılında eski ismi Afyon olan şehrin ismi Afyonkarahisar olarak değiştirilmiştir. Afyonkarahisar yüzölçümü 14,23 km², alan kodu 272’dir. Afyonkarahisar nüfusu 2018 yılına göre ilçeleriyle birlikte 725.568’dir.
Büyük kesimi Ege Bölgesi’nin İçbatı Anadolu Bölümü’nde yer alan il ve bu ilin merkezi kent. Güneybatıdaki bir kesimi de Akdeniz Bölgesi’nin sınırları içinde kalan il, kuzeyden Eskişehir, doğudan Konya, güneyden Isparta ve Burdur, batıdan Denizli ve Uşak illeriyle çevrilidir. Afyon iline bağlı 17 ilçe bulunmaktadır. Afyon ilçeleri; Başmakçı, Bayat, Bolvadin, Çay, Çobanlar, Dazkırı, Dinar, Emirdağ, Evciler, Hocalar, İhsaniye, İscehisar, Kızılören, Sandıklı, Sinanpaşa, Sultandağı, Şuhut.
Şifalı kaplıcaları, kaymak şekeri ve haşhaşı ile tanınan ilimiz Afyonkarahisar adını şehrin güneyinde bulunan kaleden ve afyon bitkisinden almıştır. M.Ö. 7000 yılından başlayarak günümüze kadar ilin sınırları içerisinde Kalkolitikten, Eski Tunç Devri’ne geçiş kültürlerinden sonra Hitit, Frig, Roma, Bizans, Selçuklu, Osmanlı medeniyetleri konumlanmıştır. Selçuklu Türklerinin 1071 yılında Anadolu’yu fethinden sonra Afyonkarahisar Türk egemenliğine geçti. Bu tarihten itibaren Afyonkarahisar, sırasıyla Selçuklu Devleti Sahipoğulları Beyliği, Germiyanoğulları Beyliği hükümdarlığı altında yaşadıktan sonra 1428’de Osmanlı İmparatorluğu topraklarına katıldı.
Afyon, Anadolu’nun batı yarısında bir kavşak noktası olup, doğuyu batıya, kuzeyi güneye bağlayan doğal bir kapı konumundadır. Kışları soğuk ve kar yağışlı, yazları sıcak ve kurak bir step iklimi görülür, İlkbahar ve sonbaharda ise yağışlar yağmur biçiminde artar.
Afyonkarahisar İli ve İlçeleri Haritası
Afyonkarahisar yüzey şekilleri
İl topraklarının büyük bölümü, ırmak vadileriyle yoğun bir biçimde yarılmış yaylalardan oluşur. Denizden ortalama 1.000-1.200 m yükseklikteki bu yaylalar üzerinde, bir bölümü volkanik oluşumlu dağlar yer alır: Bolvadin İlçesi’nin kuzeydoğusunda Emirdağ (2.307 m) ve Beydağ (1.690 m); güneyde, Batı Toroslar’ın uzantılarından Sultandağları (Topraktepe 2.531 m); Sandıklı İlçesi’nin doğusunda Kumalar Dağı (Sandıklı Dağları 2.250 m) ve Kükürt Dağı (2.051 m); güneybatıda Akdağ (2.449 m), Burgaz Dağı (1.754 m); il merkezinin güneybatısında Kocatepe (1.903 m); il merkezinde, üzerinde ünlü Afyonkarahisar Kalesi’nin yer aldığı volkanik kayalardan oluşan 1.200 m yükseklikteki Sivri Tepe de bunlar arasında sayılabilir. Dağların arasında, tabanları alüvyonlarla kaplı ve yükseltileri hemen her yerde 800 m’nin üzerinde olan ovalar yer alır. Akarçay Vadisi boyunca uzanan Afyonkarahisar Ovası Sandıklı Ovası, Şuhut Ovası, Büyük ve Küçük Sincanlı Ovaları, Çayovası, çilir. Büyük Sincanlı Ovası’nın suları, Araplı Boğazı aracılığıyla Afyonkarahisar Ovası’na boşalır. Büyük Sincanlı Ovası’nın kuzeyinde İlbulak Dağı (1.400 m) yükselir. Küçük Sincanlı Ovası (1.190 m) güney bölümü dışında yüksek dağlarla çevrilidir. 1.100-1.150 m arasında olan ve suları Kali Çayı ile akıtılan Şuhut Ovası, Kumalar Dağı’ndan taşınan toprakla dolmuş alüvyonlu dolgu ovasıdır. Kuzey-güney yönünde uzanan Sandıklı Ovası, sularını Hamam Çayı aracılığıyla Büyük Menderes’e akıtır. İl sınırları içinde, başlıca ırmaklar, Sakarya ve Büyük Menderes’i besleyen küçük çaylardan oluşur. Sakarya Irmağı’nın kaynakları kuzeydeki dağlık alanlardan doğar, bunlar, Seyit Suyu, Kocadere ve Kümbetözü Deresi’dir. Büyük Menderes’in ana kollarından Kûfi Çayı, ilin güneybatısında bu ırmağa kavuşur.
Sincanlı’nın batısında dağlık alandan doğan Akarçay ve Afyonkarahisar’ın güneybatısında Kocatepe’den doğan Kali Çayı, sularını Eber Gölü aracılığıyla Akşehir Gölü’ne akıtırlar. Afyonkarahisar-Konya sınırında, deniz düzeyinden 958 m yükseltideki Akşehir Gölü’nün (353 km2) dışarıya akıntısı yoktur. Bu gölün batısmda deniz düzeyinden 967 m yükseltideki Eber Gölü’ nün yüzölçümü, çevresindeki bataklık alanla birlikte 126 km2 “dir. İlin güneybatı ucunda, Afyonkarahisar-Denizli sınırındaki Acıgöl’ün (deniz düzeyinden 836 m yükseltide, 153 km2) yüzölçümü, suların çekildiği zamanlarda 40-50 km2’ye düşer. Sularını güneydeki Düden aracılığıyla Eğridir Gölü’ne akıtan Karamik Gölü (deniz düzeyinden 1.001 m yükseltide, 38 km2) ile Selevir ve Seyitler baraj gölleri de il sınırları içindedir. Selevir Barajı, Kali Çayı üzerinde kuruludur. 70 milyon m3’lük su hacmi vardır. Sulama kapasitesi Karamik ünitesiyle birlikte 7.000 hektar olan baraj, 1973’te hizmete açılmıştır. Seyitler Dairesi üzerinde kurulu Seyitler Barajı’nın 40 milyon m3’lük su hacmi vardır. Yapımı 1968’de biten barajın sulama kapasitesi 2.850 hektardır.
Afyonkarahisar İklim ve Bitki Örtüsü
İlin karasal nitelik taşıyan iklimi, İç Anadolu iklimine benzer. Kışlar soğuk ve yağışlı, yazlar sıcak ve kuraktır. Yıllık ortalama sıcaklık 11.2°C’dir. Kış ortalama sıcaklıklarında, yükseltinin ve denizden uzaklığın yol açtığı bir düşüş görülür. En soğuk ay 0.3°C ortalamayla ocaktır. Yaz sıcaklıkları da yüksek olmayan ilde, en sıcak ay 22.1°C ortalamayla ağustostur. Afyonkarahisar’da şimdiye kadar ölçülen en yüksek sıcaklık 37.8°C (14 Ağustos 1960), en düşük sıcaklık -27.8°C (30 Aralık 1948)’dir. Düşük sıcaklıkların 0°C’nin altında olduğu gün sayısı ortalama 92′ yi bulur. Denizden ortalama 1.000 m yükseklikteki bir ovada yer alan ilde, günlük sıcaklık farkları oldukça yüksektir. Yıllık ortalama yağış tutarı 455.5 mm’dir.
Doğal bitki örtüsü, kara ikliminin elverdiği kuru orman topluluklarıdır. Dağlık alanlarda varlığını sürdüren bu ormanlar, düzlüklerde tümüyle ortadan kaldırılmıştır. Ormanlar yok edildiğinden ovalık alanlar bozkır görünümündedir. Kuzey ve batıdaki yüksek dağlık kesimler, karaçam ve ardıç ormanlarının yayılma alanıdır. Burada ormanın üst sınırı 1.800-1.900 m’lere erişir. Ormanların, ilin toplam yüzölçümündeki payı % 7’yi bulur.
Afyonkarahisar Ekonomisi
Nüfusun büyük bir bölümü tarımla uğraşır. İldeki etkili alanların alanların büyük bölümü tahıl ekimine ayrılmıştır. Baklagiller ve endüstri bitkileri başta gelir. Şekerpancarı ve haşhaş bunların içinde önemli bir yer tutar. İldeki ürünlerin yıllık üretim oranları, toprak veriminin zayıf oluşu yüzünden düşüktür. Üretim büyüklüğüne göre sırasıyla şekerpancarı, buğday, arpa, patates, baklagiller, haşhaş ve ayçiçeği önem taşır. Çeşitli sebzelerin üretimi de yapılır. İlde hayvancılığın ekonomideki payı büyüktür. Hayvan yetiştiriciliği sayıca yüksek olmakla birlikte, hayvan ürünlerinde verim düşüktür. Hayvan yetiştirme ve bakımının ilkel yollarla yapılmasının bu sonuçta önemli etkisi vardır.
Dokumacılık ve halıcılığın da yaygın olduğu ilde, ayrıca haşhaş tohumu ve ayçiçeği işleyen fabrikalar, mermer işletmeleri, Afyon kaymağı ve sucuk yapım yerleri de ekonomide önemli yer tutarlar. Volkan kayalarının geniş yer tuttuğu il topraklarında çeşitli madenlere rastlanır: Linyit, antimuan, manganez, grafit, renkli mermer yatakları.
Afyonkarahisar Tarihi
Afyon ili sınırları içinde, Kusura’da yapılan kazılarda Kalkolitik Çağ’a, Kavlık Höyük’te ise Tunç Çağı’na ait eserler bulunmuştur. Bu bulgular, tarih öncesi dönemlere ait yerleşme merkezlerinin izlerini taşır. İÖ 2. bin yılın ilk yarısına tarihlenen Eski Hitit dönemine ait mezarların bulunması, Hitit İmparatorluğu’nun bu toprakları da sınırları içinde bulundurduğunu gösterir. İÖ 1200′ de bütün Batı Anadolu’da olduğu gibi Afyonkarahisar da Friglerin egemenliği altına girdi. Daha sonra Lidyalılar (İÖ 7. yüzyıl) ve Perslerin (İÖ 6. yüzyıl) eline geçen il, Büyük İskender’in Asya seferinde Makedonya Krallığı’na bağlandı (İÖ 334). İskender’in ölümünden sonra Seleukosların yönetimine geçen Afyonkarahisar, İÖ 3. yüzyılın ortalarında Bergama Krallığı’na katıldı. Bergama Kralı III. Attalos’un vasiyeti üzerine ölünce ülkesi İÖ 133’te Roma İmparatorluğu’na bağlandı. İl, yüzyıllarca süren İslam-Bizans savaşlarında Müslüman ordularının ana hedefi oldu. Malazgirt Zaferi”ni izleyen yıllarda büyük bir hızla Anadolu’yu fetheden Türkler, Afyonkarahisar ve çevresine akınlar yapıyorlardı. 13. yüzyılın başlarında il, Anadolu Selçuklu Devleti’nin topraklarına katıldı.
Moğollar Anadolu’yu işgal ettikleri zaman Selçuklu veziri Sahip Ata Fahreddin Ali’nin oğlu Nusrettin Hasan, merkezi Afyonkarahisar olmak üzere 1274 “te Sahip Ataoğulları Beyliği’ni kurdu. Germiyanoğulları 1342’de Sahip Ataoğulları Beyliği’ni kurdu. Germiyanoğulları 1342’de Sahip Ataoğulları Beyliği’ne son vererek ili kendi topraklarına kattılar. Yıldırım Bayezit 1390’da Germiyanoğulları Beyliği’ne son verince, il Osmanlı Devleti’ne bağlandı. Ancak 1402’de Timur, Yıldırım Bayezit”i yenince Germiyanoğulları yeniden bölgeyi ele geçirdi. II. Murat 1428’de bütün Germiyan topraklarıyla birlikte Afyonkarahisar’ı kesin olarak Osmanlı topraklarına kattı. Osmanlı yönetiminde il, Anadolu Eyaleti’ne bağlı sancaklardan biriydi. 1867’de Hüdavendigâr (Bursa) Vilayeti kurulunca Afyonkarahisar bu vilayete bağlandı.
28 Mart-7 Nisan 1921 tarihleri arasında Yunan işgalinde kalan il, daha sonra boşaltıldı. Fakat aynı yılın 13 Temmuz-17 Ağustos tarihleri arasında yeniden Yunan işgaline uğradı. Büyük Taarruz başladığında, ilin çevresini düşman çok iyi korumuş olmasına karşın, Türk Ordusu tarafından bir günde ele geçirildi. Cumhuriyetin ilanından sonra il olan Afyonkarahisar’ın daha önce Karahisar olan adı Anadolu’da ilk afyon tarımı burada yapıldığı için Afyon eklenerek Afyonkarahisar oldu.